31 Aralık 2009 Perşembe

Man Utd 5 - 0 Wigan



Manchester dün akşam oynanan maçta Wigan'ı 5-0 lık skorla yenip lider Chelsea'yi takibini sürdürdü.Puanını 43 yapan Manchester ligin üçüncü haftasında ki Wigan maçınıda aynı skorla 5-0 geçmişti.

Yeni Yılınız Kutlu Olsun




Yeni yılınız kutlu olsun.Herkese sağlıklı ve mutlu bir yıl diliyoruz...

O An



Kimin eli kimin cebinde...

Ali Turan Galatasaray'da



Galatasaray Ali Turan'ı 125 bin Euro + A2 takımından bir oyuncu karşılığında transfer etti.Kayserispor basın sözcüsü yaptığı açıklamada Galatasaray'ı transfer etiğine uyduğu içinde ayrıca tebrik etmiş.

Daha dün akşam tüm spor bültenlerinde menajer Hurman'nın açıklamaları vardı.Galatasaray Gökhan transferinde olduğu gibi oyuncumuzun aklını karıştırıyor ve verim alamayacak noktaya geliyoruz diye Galatasaray'a sitem ediyordu.Başkan ise satılık futbolcumuz yok sezon sonu bedava alsınlar diyordu.Bir günde neler değişiyor.Kayserispor yönetimi yanar döner olmaya yaz aylarından başladı yılıda bu şekilde tamamladı.

30 Aralık 2009 Çarşamba

Torres Liverpool Tarihinde...



Dün akşam oynanan Liverpool-Aston Villa maçında 90+3'te attığı gol ile Torres Liverpool tarihine geçti.Attığı gol Premier Lig'de 50.golü oldu ve bu 50 gole 72 maçta ulaştı.En kısa zamanda 50 gol barajına ulaşan Torres bu seneki gol sayısını 12 ye çıkardı ve gol krallığında 3.sırada.

Trakya Futbolu


Trakya bölgesi bir çok alanda unutulmuş bir yer havasında.Sanaayisi , fabrikaları gibi dev yatırımlar var aslında.Ama bu yatırımlar Trakya'nın her yanına dağılmış değil.Trakya bölgesinin kalkınmasında bir adım daha ileri gitmesinde sportif alanlarda yapacağı atılımlarda çok önemli.Maalesef Trakya bölgesinin bir süper lig yada Bank Asya liginde bir takımı yok.Zaten profösyonel çok fazla takımda yok.En bilineni ve zamanında Fenerbahçe ve Beşiktaş'ı Türkiye Kupası'nda elemesiyle tanınan Lüleburgazspor.Futbol artık öyle bir hal aldı ki kendisine yatırım yapan her takımı her bölgeyi ihya edecek noktaya geldi.Endüstri oldu ve bu endüstrinin getirisi çok fazla.

***

Trakya bölgesinin en tanınmış takımı olan Lüleburgazspor'u biraz tanıyalım.Lüleburgazspor 1967 yılında kurulan takım yeşil-kırmızı renklere sahip.Maçlarını 2500 kişilik 8 Kasım Stadyumunda oynuyorlar.Lüleburgazspor'u Türkiye'ye tanıtan en büyük başarıları Türkiye Kupa'sı maçlarında önce Beşiktaş'ı ardından Fenerbahçe'yi elemesidir.Bir dönem amatör kümeye kadar düşen Lüleburgazspor şuan 3.ligde mücadele ediyor.Bir potansiyel güç olarak Lüleburgazspor'un üst liglerde mücadele etmesi hem bölge açısından bir kalkınma aracı oalrak kullanılabilir hemde takımın adının yeniden duyurmasına yardımcı olabilir.

***

Euro 2016'ya aday olduğumuz şu günlerde gönül isterdi ki Trakya'dan da bir şehrimiz bu organizasyona aday olsun.Türkiye'nin modern şehirlerinin olduğu bu gölgemiz futbola daha çok yatırım yapmalı ve bir atılım gerçekleştirmeli.Bölgede yapılacak yeni ve modern bir stat ile futbol takımlarının yapacağı atılımlar ile bu iş olur.Bir Bank Asya takımının bile bölgede olması o şehirin ve bölgenin vizyonunuda genişletir.Merdivenleri tek tek çıkarak bu iş olur.İnşallah yakın zamanda üst liglerde mücadele eden bir Trakya takımı olur.

29 Aralık 2009 Salı

Lionel Messi


O An !!!

Ramazan Özcan Beşiktaş'ta



Devre arası ilk transfer haberi Beşiktaş'tan geldi.Almanya'nın Hoffenheim takımının Türk asıllı kalecisi Ramazan Özcan yarım sezonluk kiralandı ve cuma günü imza atmak için İstanbul'a gelecek.

Ramazan bu sene Bundesliga'da hiç forma giymedi.26 yaşındaki kaleci geçen sezon ise yanlızca 7 maç Hoffenheim takımının formasını giymiş bir kaleci.Öncelikle hayırlı olsun diyelim ama bu istatistikler ile Ramazan'ın Korcan'dan ne farkı var.Korcan'ı bir kalemde silen bir yönetim ve teknik heyet.Daha ilk hatasında pusuda beklermiş gibi sildiler.Genç kaleciye madem güvenmiyorsunuz yolunu açında Korcan kariyerini devam ettirsin.Yoksa şu kadroda ve kendisine güvenmeyen teknik ekiple bir arpa boyu yol alamıyacak.

Milan'ın Efsane Kadrosu



Ayaktakiler : Maldini, Van Basten, Gullit, Ancelotti, Rijkaard ve Galli
Oturanlar : Baresi, Donadoni, Costacurta, Colombo ve Tassotti.

Milan'ın efsane kadrosu ve efsane oyuncuları.

Mourinho:Aklım Hala Premier Lig'de



Mourinho her söylediği olay , her yaptığı gündem olan bir teknik adam.İnter'in teknik adamı dün Chelsea-Fulham maçını izlemek için Stamford Bridge tribünlerindeydi.Şampiyonlar liginde karşılacağı eski takımını izlemek için oradaydı ama maçtan sonra yaptığı açıklamalar ile yine maçın ve sonucun önüne geçmeyi bildi.Mourinho maçtan sonra aklının hala İngiltere'de olduğunu ve buraya geri dönmek istediğini söyledi.Aslında bu kimseyi şaşırtmadı zaten Ferguson'un yerine geçebilecek en muhtemel isimlerin başında kendisi geliyor.Bu geri dönme isteğinide bir kez daha dile getirdi.İtalya'da İnter ile şampiyonluk yaşadı ama asıl hedefi olan şampiyonlar ligi şampiyonluğunu kazanması zor bir ihtimal gibi duruyor.Mourinho her zaman en iyiyi istediğine göre şampiyonluk ona yetmez.O yüzden bu hedefe en kolay ulaşabileceği yer olan bir premier lig takımını çalıştırmak istiyor olabilir.

Hey Gidi Okan Koç


Hayatın her alanında olduğu gibi futbolda da yıldızı parlayan ve bir anda kayıp giden isimler vardır.Bunlara Türk futbolunda örnek bulmakta zorluk çekmeyiz.En son örnek Okan Koç oldu.Okan Gençlerbirliği'nde yıldızı parlayan bir oyuncu.İstanbul takımlarını peşinden koşturan bir oyuncuydu.O dönem üç büyük takımında kadrosunda görmek için savaş verdiği ve ortamın kızıştığı dönemlerdi.Kararını Beşiktaş'tan yana kullandı Okan.Beşiktaş ile anlaştığında yaşı 21'di ve hem Beşiktaş hem milli takımda oynayabilecek gözü ile bakılan bu adam malesef o dönem Kaan Dobra'nın arkasında yedek beklemişti.Beşiktaş kariyerinde akıllarda kalan pek bir dönemi yok.En akılda kalıcı olayı Chelsea maçında Sergen'in gol sevincinden sonra ki halleriydi.Daha sonra zaten hızlı bir düşüş başladı.
***
2004-2005 sezonunu önce Konyaspor ve Ankaragücünde kiralık olarak geçirdi.Daha sonra Galatasaray ile anlaşmış ama lisans problemleri nedeniyle kadroya dahil olamamıştı.Artık Okan Koç için işler pek iyi gitmiyordu ve kariyerini Anadolu takımlarında geçirmek üzere bir serüvene girmişti.Sırası ile önce Ankaragücü , Manisaspor ve Sakarayaspor'da forma giydi.Sakaryaspor'un bir alt lige düşmesi ile bu kez Bank Asya takımlarından Altay ile anlaştı ve oradada dikiş tutturamadı.Ve Altay yönetimi futbolcuyu yollama kararı aldı.Böylece 27 yaşındaki futbolcu kariyeri boyunca istikrarlı olarak bir takımda forma giyemeden yoluna devam edecek gibi duruyor.
***
Futbolcuların hayatlarının bir anda zirve yapıp oradan aşağılara düşmesinin nedenleri araştırılmalı ve geriden gelen genç ve yetenekli futbolcu adaylarının aynı hatalara düşmeleri engellenmeli.Okan Koç bakalım yeni bir kulüp bulabilecek mi ve orada kalıcı olabilecek mi?

EURO 2016 ve Stat Tartışmaları


Geçtiğimiz günlerde EURO 2016 için logo ve adaylık tanıtımımız yapıldı.Maçların oynanacağı şehirler ve statların açıklanması ile kızılca kıyamet koptu.Önce Trabzon cephesinden başladı tartışmalar.Son olarakta Fenerbahçe buna eklendi.Şükrü Saraçoğlu Stadı'nın şampiyonanın oynanacağı statlar arasında gösterilmemesi Fenerbahçe takımını fazlasıyla kızdırmış.

Trabzon cephesinden bakılırsa haklı oldukları bir çok yön var.Federasyonun hangi kriterlere göre bu seçimi yaptığını açıklayan bir yetkili olmadı.Ama Trabzon halkı bu seçime baya tepkili.Anadolu'nun tek şampiyon takımı olan Trabzonspor'un şehrinde Avrupa'nın en büyük futbol organizasyonu yok.Bu tür organizsayonlar ülke geneline yayılır ve seçilen şehirin gelişimine katkısı çok olur.Örneğin Trabzon Avni Aker Stadı bu prganizasyon için yeterli değil bunun yerine nasıl Konya'ya yeni bir stat için proje yapılıyorsa Trabzon içinde yapılabilirdi.Trabzon şehirinde havalimani mevcut, ulaşım sorunu hem karadan hem havadan yapılabilecek.Ulaşım açısından sorun yok gibi.Şehirde büyük firmaların otelleri mevcut.Sırf bu organizasyon için yatak kapasitesini bile arttırabilirlerdi.Ama beklentileri boşa çıktı.Federasyonun bu konuda yaptığı seçim kendisini zor durumda bıraktı.Oluşan şartları göz önüne aldığımızda federasyonun kararının yanlış olduğunu görüyoruz.

Fenerbahçe için durum daha farklı.Övündükleri statlarında organizsayon yok diye bastılar yaygarayı.Federasyonu topa tuttular.Bir şehirde kaç statda maç yapılacak Allah aşkına.Olimpiyat stadı revize edilecek ve organizasyonda kullanılacak.Ve böylece atıl durumdan kurtulacak.Başka amaçlar için yapılmış olsada , ölü bir yatırım olarak görülsede bu stadın kullanılması lazım.Diğer stat ise Galatasaray'ın yeni stadı Türk Telekom Arena Stadı.Organizasyon zamanına kadar zaten hazır olacak.Ortaya çıkacak stat Türkiye'nin en modern en güzel stadı olacak.Yeni yapılmış bir stadın kullanılmasından daha doğal ne olabilecek ki.Fenerbahçelilerin derdi acaba bu organizasyonda Galatasaray stadının olması ve kendilerinin olmaması mı? Hadi sayın Yıldırım Demirören sizde bir çıkış yapın ve neden İnönü yok diye sorun.

Organizasyon gelmeden daha karar verilmeden bu tarz atışmalar zarar verici nitelikte.Kazanan Türkiye olsun ve tüm dünyaya bir kez daha gösterelim kendimizi.

fc Santa Claus



Yılbaşı yaklaşırken akıllara gelen bir takım olan Santa Claus.Finlandiya'da alt ligde mücadele eden bu takım logosu sayesinde her yıl başı anımsanan bir takım.Şuna liglerinde 10.sırada yer alıyorlar.Takımın tamamına yakını yerli oyunculardan oluşuyor.Bir yabancı futbolcuları var o futbolcu Brezilyalı de Oliveira Rodrigues Rafael isimli oyuncu.Noel Babanın takımına başarılar.

Beckham Milano'da



Beckham yeniden anlaştığı İtalyan devi Milan'ın noel sonrası kampı için Milano şehirine geldi.

28 Aralık 2009 Pazartesi

Defoe'nin Gol Sevinci



Fotograf Tottenham-WestHam maçından.Defoe attığı golden sonra sevincini taraftarı ile paylaşıyor.Futbolun her güzelliğinin yaşandığı İngiltere Premier Lig'nde taraftar ile futbolcuların bir bütün olduğunu her fırsatta görüyoruz.Bu görüntüde buna bir örnek.Yapılan her atakta seyircinin sanki bir koro şefi tarafından yönetiliyormuş gibi aynı anda tepki vermeleri,çıkardıkları o gürültü o ses güzel anların yaşanmasına neden oluyor.Bu görüntüde bir flim afişi gibi olmuş.

Romairo ve Zico Aynı Sahada





Romairo ve Zico bir yardım maçında birlikte forma giydiler.Brezilya'da yapılan yardım amaçlı gösteride birbirlerine uzun zamandır dargın olan Romairo ve Zico ile birlite Adriona'da yer aldı.

Ülkemizde nedense futbolu bırakmış ve adlarına efsane denilen futbolculardan böyle bir organizasyon göremiyoruz.Medyada yer kapma savaşına giren eski futbolcular böyle bir organizsayona gerek duymuyorlar belkide.Aslında bu tarz organizasyonlar ile STK ve bazı dernekler için çok önemli.Jübile maçının tüm gelirini Türk Eğitim Vakfına bağışlayan Şifo Mehmet dışında bir futbolcudan böyle bir hareket göremedik.Acaba yardıma muhtaç olan asıl kendileri mi ?

Ruhu Yeter !!!



Acaba rüyasında takımının galibiyetini mi hayal ediyor ?


Mancini Robinho'yu Bırakmıyor



Mancini , Robinho'nun takımda kalmasını istedi.Robinho'nun bilindiği üzere bir aralar Barcelona transferi gündemdeyi.Ancak ilk vetoyu Laporta'dan yedi Robinho ve Barcelona'nın devre arasında transfer yapmayacağını söyledi.Şimdi de yeni hocası Mancini Robinho'nun takımda kalmasını ve burada tarihe geçmesini istedi.Robinho City transferi ile çok konuşulmuştu.Arap yatırımcıların elinde olan kulübün ilk büyük transferi olarak yapılmıştı.Ama Robinho premier ligde şuana kadar La Liga'da ki performansını sergileyemedi.Bunda ligler arasında ki farkında etkisi olmuştur ama Madrid ve City kulüplerinin futbol anlaşıyışı ve ekolleride etkili oldu.Robinho futbol dünyasında girdiği günden beri süper star olarak lanse edildi fakat şuana kadar beklenen patlamayı yapamadı.Barcelona hayali suya düşen Robinho City'de neler yapacak bekleyip göreceğiz.Mancini'nin takıma bir vizyon getireceği kesin bu durumdan faydalanması gereken ve süper star sıfatını hak etmesi gereken kişi ise Robinho.

Bent Dünya Kupasında Yok



Sunderland’te forma giyen İngiltere Milli Takımı oyuncusu Bent , örümcek korkusu yüzünden Güney Afrika'da yapılacak Dünya kupasına gitmeyeceğini açıkladı.

Pascal Nouma



Pascal Nouma : Fenerbahçeli futbolcuların kelepçeli sex partisine beni çağırmamalarına kırıldım...

Guti Beşiktaş'ta Mı?



Guti'nin Beşiktaş'a geleceğini idda aden İspanyol basını.Guti'nin Madrid'te pek forma şansı bulamamasından dolayı ayrılmak istediği ve Beşiktaş'ın bu futbolcuya yarım sezonluk imza attırmak istediği haberleri yazılıyor.Bu transferi iki yönlü düşünürsek.Birincisi Beşiktaş'ın zaten dolu olan bir yabancı kontenjanı var.Guti yerine hangi iki yabancı oyuncunun bileti kesilecek.Hemde yarım sezonluk bir sözleşme için.İkinci ise Guti Real Madrid'in demirbaş listesinde.Raul ve Guti takımdan ayrılması imkansız oyuncular.Sneijder geçtiğimiz günlerde takımdan ayrılmasını takımda bulunan iki mafyaya bağlamıştı.Bu iki kişi herkesce tahmin edilebileceği gibi Raul ve Guti.Yani bu transferin Beşiktaş açısından pek oluru yok gibi duruyor.

Milli Takım ve Yerli Hocalar

Milli takımda Fatih Terim'in istifasından sonra başlayan yeni teknik adam arayışları hala sonuç vermedi.Federasyon başkanı ve Levent Kızıl daha önce dünya çapında isim yapmış bir yabancı teknik adam ile anlaşmak istediklerini söylemişti.Gel zaman git zaman hala o isim yapmış hoca bulunamadı.

Milli takım için aslında yurt içinden de bir çok yerli teknik adamın ismi geçiyor.Medyada kimin gücü daha çok ise onun ismi ön plana çıkıyor.Yerli teknik adamların hepsinin gönlünde yatan aslan aslında milli takımda hocalık yapmaktır.Bu işe ilk gönüllü olan ve tüm samimiyeti ile ortaya çıkan Yılmaz Vural oldu.Diğer teknik adamların aksine samimi bir ifade ile kendisinin bu göreve talip olduğunu söyledi.Ama malum Yılmaz Vural'ın medyadaki gücü ile şuan ismi milli takım ile anılan birkaç yerli hocanın medya gücü arasında muazzam bir fark.İsmi en çok geçen kişi Ertuğrul Sağlam.Beşiktaş'ın başına geçtiği dönemlerden başlayarak arkasında gizli bir gücün olduğu izlenimini veriyor insanlara.Beşiktaş'tan gönderildikten sonra sonra bu ülkede takımından yollanan ilk teknik adammış gibi kulübe yüklenmeler olmuştu.Medyada ki bazı güçlü kimseler bu durumu bir koz olarak kullandı kulübe karşı.

Konuyu fazla dağıtmadan tekrar milli takım hocalığı için ortada olan isimlere dönelim.Ençok ismi geçen kişi olarak Ertuğrul Sağlam ile birlikte Tolunay Kafkas ismide anılmaya başlandı.Kim daha popüler ise bizim için aday odur mantiği ile aday hocalar çıkarılmaya başlandı.Geçen sene Sivaspor ile Bülent Uygun , bu sene Ertuğrul Sağlam ve Tolunay Kafkas.

Bir futbol ekolü yaratmaktan bahseden yetkiliker isimleri dolaşan yerli ve yabancı hocalar arasında dağlar kadar futbol tarzı farkı olduğunu anlamıyorlar mı.Bir futbol ülkesi olmak ve bir Türk futbolu ekolü yaratmak istiyorsak ona göre davranmalıyız.Ve hoca tercihide bu yönde olmalı.

Yerli teknik adamlara güvenmeli ama kimin medyası güçlü kim daha çok popüler mantığından çıkarak en alt kademeden başlayarak bir ekol yaratıp binayı onun üstüne inşaa etmemiz lazım.Yoksa hedef yanlızca bir sonraki turnuvaya katılalım gerisini sonra düşünürüz mantığı ile pek bir başarı yakalayamayız.

Sinama Pongelle Sporting Lizbon'da



Avrupa'da transfer dönemi yavaş yavaş kızışmaya başladı.Atletico Madrid'li Sinama Pongelle'nin 6 milyon avro karşılığında Portekiz devi Sporting Lizbon ile anlaştığı haberleri İspanyol gazetelerinde yazıyor.Daha resmi olarak imzalar atılmadı ama hem İspanyol hem Portekiz basını bu haberleri yazıyor.Galatasaray'ın rakibi olan Atletico Madrid bir oyuncusunu satıyor ve hucüm hattından bir oyuncusu eksiliyor.

Bizden Bu Kadar



Erzurumsporlu futbolcular bugün oynadıkları Trabzon Karadenizspor maçının başlama vuruşu ile birlikte ilginç bir eylem yaptılar.Aylardır paralarını alamayan futbolcular başlama vuruşu ile birlikte sahada hareketsiz kalarak eylemlerini başlattılar Trabzon Karadenizspor futbolcularıda rakiplerinin bu eylemine kendi aralarında top çevirerekbir nevi destek verdiler.Daha sonra Erzurumsporlu futbolcular "Bizden Bu Kadar"yazılı pankartı açarak sıkıntılarını spor kamuoyuna gösterdiler.

Bir zamanlar 1.ligde olan Erzurumspor'un bu hali aslında bir çok Anadolu takımının yaşadığı sıkıntıları gösteren bir durum.Bu işten para kazanan ve ailelerini geçindiren futbolcuların bu hallerine federasyon ve yetkili kurumlar çare bulmak zorunda.

Aslında ülkemizde şehir takımlarının halini yansıtan bir durum bu olay.Belediyelerin destek verdikleri takımlar üst liglerde iken belediye desteğinden ve kendi şehrinin futbol takımına destek vermeyen halkın suçu.Erzurumspor kendi için önemli olan maçlarda ne kadar taraftar desteği alıyordur.Ama şehire gelecek bir büyük takım maçında o tribünler dolar taşar.Bu durum bile futbolun ne kadar endüstriyelleştiğinin bir kanıtı.

27 Aralık 2009 Pazar

Enstantane # 3



Yediği golden sonra kafasını kuma gömen kaleci...

Enstantane # 2



2000 yılı Aston Villa-Everton mücadelesinden bir an

Real Madrid'in Yeni Hedefi



İspanyol Marca gazetesinin haberine göre Real Madrid Aguero, Villa, Rooney üçlüsünü kadroya katmayı hedefliyor.2010 ylı için transfer politikasını bu şekilde yapan Madrid bu üçlüyü veya bu üçlüden en az birini kadrosuna katmak için uğraş verecek.

Madrid artık dünya futbolunda ne kadar yıldız futbolcu var ise hepsinin taliplisi oldu.Gün geçmiyor ki Madrid ile ilgili bir transfer haberi olmasın.Madrid takımı sezon başında 250 milyon avro harcayarak kurduğu takım şuan hala Barca'nın gerisinde.Tek hedef ezeli rakip Barcelona'yı geçmek.Bunun için de transfere uçuk ücretler ödemeyi göze alıyorlar.

Gündemde olan Aguero, Villa, Rooney üçlüsünden takıma katılma ihtimali enaz olan oyuncu Rooney gibi duruyor.Çünkü geçen sene ki Ronaldo transferinden sonra İngiliz ekibi Rooney'i kaybetmek istemez ve transfere izin vermez gibi duruyor.Villa ise geçtiğimiz yaz transfer döneminde adı hem Madrid hem Barcelona için geçen futbolcuydu.Ekonomik olarak sıkıntıda olan Valencia bu transfere o dönem için dayanabildi ama bu transfer döneminde futbolcusunu elinde tutabilirmi bilinmez.

Marca'nın anketine katılan yaklaşık 35.000 kişi için öncelik Villa transferi.Madrid taraftarı Villa'yı gelecek sene Madrid forması ile görmek istiyor.

Transfer Dönemi ve Türk Basını


Şu transfer dönemi gerçekten ülkemizde pembe dizi kıvamında ilerliyor.Hergün bir isim geçmezse olmuyor.Takımlar yüzlerce oyuncu alıyor bir okadar da yolluyor.Transfer döneminde bu işlerde menajerlerin ve yöneticilerin parmağı oldugu kesin.Gazetelerde futbolsuz geçen günleri bu konularla geçirip sayfalarını dolduruyor.

Son iki gündür Jovanoviç haberleri dönüp duruyor.Fenerbahçe'nin kendisine 12,5 milyon euro teklif ettiğini açıklamış futbolcu.Bilinen ve tanınan bir oyuncu değil.Bu kadar para edermi ayrı bir olay zaten.Kulüplerimiz bazı durumlarda yalanlama olayına dakikasında geçerken nedense bu tarz haberlerde biraz beklemeyei tercih ediyorlar.Fenerbahçe kulubüde bu haberi bugün yalanladı zaten.Bu yalan transfer haberleri ve yalanlamalar ile dolu bir transfer dönemi bekliyor bizi.

Bir diğer transfer haberleride Galatasaray için dönüyor.Önder Turacı'nın Fenerbahçe ile yollarının ayrılacağı haberinden sonra ilk haber Galatasaray'ın bu futbolcuya talip olduğu yönündeydi.Bu haberde bizzat ikinci başkan Üstünel tarafından yalanlandı.

Bakalım daha resmi olarak transfer döneminin başlamasına var iken yapılan bu haberler transfer döneminde ne boyuta ulaşacak.

Liverpool Galibiyeti Hatırladı



Liverpool bu sene ligde ve avrupada umulmadık bir yerde.Önce şampiyonlar liginden elendiler.Ligde ise zirveden bir hayli uzak kaldılar ve şampiyonluk hayali bu senede gerçekleşmeyecek gibi.Takımın hocası Rafa Benitez bu dönemlerde bazı çıkışları ile bu düştükleri durumu açıklamaya çalıştı.Takımın içinde bulunduğu ekonomik krizden dolayı yeterli transferleri yapamamaktan şikeyet etti.Kulübün Amerikalı sahipleri ise kulübe Orta Doğu'dan bir yatırımcıya satma gayreti içine girdi.

Dün oynanan ve Liverpool'un 2-0 galibiyeti ile sonuçlanan Wolverhampton maçında tribünde açılan bu pankart taraftarın Rafa Beniteze olan güvenini gösteriyor.Bir yerde vefa duygusu gösteriyor.Çünkü Liverpool belki ligde bu senede dahil olmak üzere şampiyonluk yaşayamadı ama avrupa kupalarında Rafa Benitez döneminde iki defa şampiyonlar ligi finali oynadı.Birinde kazandı diğerinde kaybetmişti.Sonuçta arkasında kendisine güvenen bir taraftar grubu olduktan sonra Liverpooö için işler iyi gidebilir.Bekleyip göreceğiz.

26 Aralık 2009 Cumartesi

Merseyside Derby (1902-03)




Yıl 1902.Yer Goodison Park. Merseyside derbisinde Everton ile Liverpool karşı karşıya geliyor.Maçın sonucu 3-1 Everton kazanıyor. Merseyside derbileri herzaman ilgi çekmiştir.Bir tarihi vardır çünkü.Birbirine düşman kardeşler derler bu iki takım için.

Buonanotte'de kaza yaptı



River Plate oyuncusu Diego Buonanotte'de trafik kazası geçirdi.Bu aralar futbolcuların yaptığı kazalar gündemde yer alıyor.Benzema kazayı hafif atlaşmıştı.Ama Buonanotte'nin aracının kazadan sonraki hali çok kötü.

Şampiyonlar Ligi Logoları (2)




Şampiyonlar Ligi Logoları (1)




Deplasman Tribünü




Deplasman tribünü kafes gibi.Polonya'nın Miejski Klub Sportowy Znicz Pruszków takımının deplasman tribünü işte bu şekilde.Acaba nasıl bir taraftar grupları var ki kafesten bozma bir yer yapmışlar.

Benzema'dan ikinci kaza



Benzama'ya Madrid'in havası yaramamış.Benzama yine bir kaza yapmış.Daha önce Barcelona dönüşü kaza yapmıştı şimdi ise Reunion Adası'nda tatil yaparken lüks aracı ile kaza yapmış.Fransa ve İspanya'da farklı mı öğretiyorlar araç kullanmayı.

İlk Yarının Sönük Yıldızları


Turkcel Süper Lig'de ilk yarı bitti.Bazı futbolcular beklenenden daha çok performans gösterirken bazıları için ilk yarı tam bir hayal kırıklığı ile geçti.Forma bulmakta zorluk çektiler , forma bulduklarında ise performansları ile kafalarda soru işareti oluşturdular.

Teknikdiktator ekibi için ilk yarının bazı sönük yıldızlarını analiz etmeye çalıştık.İşte bizler için ilk yarının hayal kırıklığı yaratan futbolcuları.

Nihat Kahveci ; böyle bir konu olurda Nihat'ın adını anmazsak olmaz.Transferi olay oldu beklentiler üst seviyeye çekildi.Mehmet Topuz olayına karşı bir cephe olarak görüldü ama göründüğü gibi çıkmadı bu transfer.İlk yarı boyunca Nihat'ı sahada yanlızca çırpınırken gördük.Attığı tek gol var.O golde Kasımpaşa maçında ve biraz da şansı ile attığı gol.Transferi kadar futbolu olay yaratmadı.

Semih Şentürk ; aslında yedek kulubesinin gediklisi olan Semih bu duruma alışmış gibi.İlk onbir oyuncusu olamadı hiçbir zaman.Kezman , Anelka derken şimdi Guiza ile rekabet içinde ama nedense hiçbir teknik adamın ilk tercihi olamadı "genç" Semih.Arada sırada parlayıp sönen bir ateş gibiydi.Gol kralı olduğu sezon bile ilk onbirin oyuncusu olamamış bir gol kralı.

Tabata ; işte bir bomba transfer daha.Anlaşılan bu liste Beşiktaşlılardan oluşacak gibi.On numara , on buçuk numara derken bir baktıp şapkadan Tabata çıktı.Harikalar yaratmasını beklemedik ama bu kadar da pasif olmasını beklemiyorduk.Şans bulamamaktan yakınmasın gerekli şanslar verildi kendisine.Bir maçta bile diyemedik sahada Tabata vardı ve bu maç iyi işler yaptı diye.

Leo Franco ; Galatasaray kalecisi performansı ile aslında kafalarda soru işareti oluşturan bir kaleci.Yediği acemice goller var.Galatasaray geçen seneden daha fazla gol yemiş.Bunun defans sorunu ile alakası olabilir ama bizce kalecinin bunlarda hatası var.Aykut'a yazık oluyor gibi.Aykut yedek kulubesini parsellemişken bir Trabzon maçında pekte yadırgamadı kalesini ve iyiydi.

Gökhan Ünal ; Kayserispor'da harikalar yaratan ve gollerini sıralayan Gökhan için Trabzon macerası iyi gitmiyor.İlk yarıda kendisi için pek iyi geçmedi.Sahada vardı ama ismini pek duyamadık sadece cüssesi ile sahada vardı.Trabzon taraftarı gideceği günü iple çekmeye başladı.

Şimdilik bu kadar yeterli.Diğer konularda bu konuya döneceğiz ve yine bizce ilk yarının sönük yıldızlarını analiz etmeye çabalıyacağız.