10 Aralık 2010 Cuma

Reklam Arası

Disiplin kurulu olaylı maçın cezasını kesti.Beşiktaş'a tarafsız sahada seyircisiz oynama cezası verdi.Bu seyircisiz ve tarafsız sahada oynanacak maçladan bir tanesi Gaziantepspor maçına diğeri ise kupa maçına denk geliyor.Ligde Gaziantepspor maçının İnönü'de oynanaması ile tarafsız sahada seyircisiz oynanaması arasında çok fark olacaktır.Çok iyi giden ve bir seri yakalama peşinde olan takımımız bundan inşallah olumsuz etkilenmez.

Kararın açıklanmasından sonra taraftar sitemizde bir konu başlığı açıldı.Seyircisiz maçın Diyarbakır'da oynanması yönünde bir tartışma açıldı.Aslında konu olarak güzel ve mantıklı olan bu davranışın arkasında biraz reklam kokan bir durum var gibi.Bir Beşiktaşlı olarak bu saçma durumun inşallah olmamasını temenni ederim.Beşiktaş taraftarı ırkçılığa sürekli olarak karşı çıkmış bir taraftar grubu.Bu konuda kimsenin bir şüphesi yok.Ama seyircisiz oynanacak bir maçın neden Diyarbakır'da oynanmasını isterler ayrı bir soru işareti.Irkçılık yada başka nedenlerden dolayı maç Diyarbakır'a almak istemek reklamlık bir hareket gibi geliyor.O bölge insanına bir mesaj vermek isteniyorsa bunun verilmesi için başka yollar denenebilir.Taraftarlar arasında olan bir durumu koca Beşiktaş'ı alet etmeye gerek yok.İlla mesaj vereceksen bir maç öncesinde Diyarbakırlıları alır kazanda iki bira içer maça götürürsün ve biz dostuz dersin.Bu istegin Bursa maçından sonra olmasıda çok ilginç bir durum oluşturdu.Bursa seyircisine bir mesaj vermek için mi isteniyor acaba...


3 Aralık 2010 Cuma

Haftasonu Futbol Ekranı



3 Aralık Cuma


20.00 Trabzonspor – Bucaspor                 LİG TV
21.30 St. Pauli – Kaiserslautern                TRT 3
21.45 Lazio – Inter                                     SPORMAX

4 Aralık Cumartesi


14.00 Altay – Boluspor                                  TRT 1
14.00 Manisaspor – G.Antepspor                  DIGI
16.30 E. Frankfurt – Mainz                          TRT 3
17.00 A.Gücü – Sivasspor                              DIGI
17.00 Arsenal – Fulham                               SPORMAX
19.00 Kasımpaşa – Galatasaray                 LİG TV
19.00 Levante – A. Madrid                        NTVSPOR
19.30 Blackpool – Man. United                   SPORMAX
19.30 Schalke 04 – B.Münih                     TRT 3
21.00 Osasuna – Barcelona                     NTVSPOR
21.45 Milan – Brescia TV 8 -                 SPORMAX
22.00 Montpellier – Lyon                      KANAL A
23.00 Real Madrid – Valencia              NTVSPOR

5 Aralık Pazar

14.00 Beşiktaş – Bursaspor                        LİG TV
15.30 West Bromwich – Newcastle United SPORMAX
16.00 Fiorentina – Cagliari                         TV 8
16.00 Konyaspor – Gençlerbirliği           DIGI
16.30 Leverkusen – Koln                        TRT 3
18.00 Sunderland – West Ham           SPORMAX
18.00 Nice – Marsilya                          KANAL A
18.30 Nurnberg – B. Dortmund         TRT 3
19.00 Antalyaspor – İstanbul BŞB    DIGI
19.00 Fenerbahçe – K.Karabük        LİG TV
19.00 Çaykur Rize – Adanaspor       TRT 1
20.00 Villarreal – Sevilla                 NTVSPOR
21.45 Catania – Juventus                 TV 8 - SPORMAX     
22.00 St. Etienne – Bordeaux        KANAL A

6 Aralık Pazartesi

20.00 Kayserispor – Eskişehirspor         LİG TV
22.00 Liverpool – Aston Villa                 SPORMAX
22.00 D. La Coruna – Hercules             NTVSPOR

2 Aralık 2010 Perşembe

Avrupa Ligi Tahminleri

572 Paris St. Germain - Sevilla : 2
575 Utrecht - Napoli : 1
573 Rapid Wien - Porto : İY 2
574 Steaua Bükreş - Liverpool : İY 2

30 Kasım 2010 Salı

Ronaldo'ya Cevap



Hafta içi Barca bizede 8 tane atsın görelim diyen Ronaldo'ya en güzel cevap...

Mourinho'ya Tokat


Barcelona sen nasıl bir takımsın.Artık bu takımda oynayan herkesin uzaylı olduğuna inanacağız.Maç başından sonuna kadar rakibe iki pas yapmasına izin vermedikleri gibi sanki topu ayaklarına yapıştırmışlar ve öyle oynuyorlar.Televizyon başında pas trafigini izlemekten başımız döndü ve istem dışı artık bizde oley çekmeye başladık.Sahada deliye dönen Madrid'liler artık işi pisliğe vurmaya başladıkları anda işte orda derbi falan kalmadı ve artık iş dalga geçme noktasına geldi.Aslında bu durumdan zevk aldık.Çünkü Mourinho ve Ronaldo'nun her maç öncesi ukala tavırlarına bir cevap olarak yapıldı o paslar.

Maç sonunda kaleci Casillas anlamış olmalı Barca bir moda değil moda olsa bile zamanı geçmez , Mourinho anlamıştır ki Barca ile oyun olmaz Ronaldo efendi anlamıştır ki Messi'den asla büyük olamazsın.Hele bu akşam ki hareketinden sonra asla bir Messi olamazsın.

Sahada ki oyunu gördükten sonra ligimizi izlememek ve hatta sadece BARCA maçları izleyrek futbola olan sevdamızı sürdürmek gerekiyor.Dün akşam ki maç derbi ise bu akşam ki neydi diye sormak lazım.Sonrada 1960 ların futbolu oynanan bir lig burası denildiğinde ise zeytin yağı gibi üste çıkmaya çalışmamak lazım.

28 Kasım 2010 Pazar

Derbiden İki Kare


GALATASARAY:1 BEŞİKTAŞ :2



Yılın son derbisi , Sami Yen'deki son derbi gibi özellikleri vardı bu maçın.Maçın başında bulduğumuz gol ile maçın gidişatı birden değişti.Aslında maç başlamadan önce sıkıntılı ve beraberlik kokan bir maç izleyecez diye beklerken erken gol bizleride şaşırttı.Holosko'nun son haftalarda yaptığı en güzel hareketti penaltıyı aldırmak.Golden sonra yine anlamsız bir şekilde kapanmaya başladık.Galatasaray daha üstün olan taraftı maçın ilk yarısında.Ama sonuçta ilerde iş bitirecek adamlarından yoksun oluşu bizim işimize yaradı.

İkinci yarıda ilk dakikalarda yediğimiz basıkıdan gol yemeden çıkınca bu iş bizim istediğimiz gibi bitecek dedirtti bizi.Ama Toraman'ın acemice hataları ve Ersan'ın bazı gereksiz topları yüzünden yine baskı yemeye başladık.Kontra atak oynamaya yönelmemiz ve baskıyı kabul eder tavrımız maç içinde bizi zorlayacaktı.Ama sahneye yine Guti çıktı.O akıl dolu ortası ile suskun golcümüz Nobre işi bitirdi.Bu gece bu gol ile birlikte suskun ve işe yaramaz adamlarımızın gecesi oldu.Nobre yine golünü attı Galatasaray'a.Bu gol ile birlikte artık Nobre koca bir sezonu daha kurtarmış oldu.

Guti'ye ayrı bir parantez açmak lazım.Saha içinde bir ara nerede diye arar olmuştuk.Oyunda yok gibiydi.Sanki kaçak dövüşen bir güreşçi gibi saklanıyordu.Ama öyle bir yerde çıktı ki sahneye işte ben burdayım dedirtti.Başka birisi o pası öyle veremezdi ve Nobre'de başka türlü gol atamazdı.

Bunca sıkıntıya ve formsuz futbolculara rağmen Sami Yen'den galip ayrılmak güzeldi.Artık bir seri yakalamalı ve devre arası takviyeleri ile yolumuza devam etmeliyiz.Formda bir Beşiktaş bu ligin tozunu attırır.

27 Kasım 2010 Cumartesi

Bernie Ecclestone

26 Kasım 2010 Cuma

Derbi Haftası

Bu hafta hem kendi ligimizde bir derbi heyecanı olacak hemde İspanya'da dev bir maç olacak.Galatasaray-Beşiktaş maçına iki gün kaldı ama ne basınımızda ne takımlarımızda herhangi bir derbi heyecanı yok.Takımlarımız o kadar kötü durumda ki derbi maç mı yoksa sıradan bir maç mı belli değil.Ama diğer tarafta oynanacak derbi maçında yani El Classico'da heyecan dorukta.Hatta öyle bir derbi ki öyle bir maç ki tüm dünyanın gözü kulağı orada.Hani bizim medyamız sever ya böyle zamanlarda bazı sıralamalar yapmayı işte öyle bir maç bu maç.Çakma yerel derbilerden farklı bir maç.Bu maçın heyecanı daha bir başka yaşanıyor ülkemizde bile.Maçı yayınlayacak olan kanal muhabirini İspanya'ya yollamış bile.Maçı yerinde takip edecek.Kaç İspanyol Galatasaray-Beşiktaş maçını takip edecek acaba.

Ronaldo-Messi'ye karşı bir mücadele verecek.Bizim maçta ise Holosko -Pino kapışması olacak.O maç ligin zirvesini ilgilendirecek bizim maç ise lig altıncısı olmak için güzel bir maç olacak inşallah.O maç seyir zevki verecek bizim maç ise hakemi ile anılacak büyük ihtimal ile...vs

Sözün kısası biz Galatasaray'ı geçelim Barça'da Madrid'e koysun güzel bir hafta sonu olsun...

Tevez Futboldan Sıkılmış


"Futbol artık sadece para olarak görülüyor. Bu durumdan hiç hoşlanmıyorum. Genç oyuncuların şampiyonluk unvanı kazanmak yerine sadece parayla ilgilenmeleri çok kötü. Gençler, 2 cep telefonu ve bir ev satın alınca kariyerlerinin zirvesine çıktıklarını düşünüyor. Futbol dünyasında kötü niyetli birçok insan da var. Bu insanlarla uğraşmaktan artık yoruldum" 

Haftasonu Futbol

27 Kasım Cumartesi
14:00 Mersin İY-Giresunspor / TRT 1
14:30 Konyaspor-Kasımpaşa / Digi Kanal
14:45 Aston Villa-Arsenal / PL TV
16:00 Gaziantepspor-Trabzonspor / Lig TV
16:30 Bayern Munih-E.Frankfurt / TRT 3 & TRT HD
17:00 Stoke-Man City & Man United-Blackburn / Spormax & PL TV
17:00 Gençlerbirliği-Sivasspor / Digi Kanal
19:00 Zaragoza-Villareal / NTV Spor
19:00 Sampdoria-Milan / Spormax & TV8
19:00 İBB-Fenerbahçe / Lig TV
19:30 B.Dortmund-B.M'Gladbach / TRT 3 & TRT HD & Idman TV
19:30 AEK-Olympiakos / Nova Sports
21:45 Juventus-Fiorentina / Spormax & TV8
22:00 Bordeaux-Lille / Kanal A

28 Kasım Pazar
13:30 Spor Toto 2. Lig Kırmızı Grup 14. Hafta Maçları
13:30 Inter-Parma / TV8 & Spormax
13:30 Karabükspor-Ankaragücü / Digi Kanal
14:00 Diyarbakırspor-K.Erciyesspor / TRT 1 & TRT 6
15:30 Newcastle-Chelsea / Spormax & PL TV
16:00 Lazio-Catania / TV8
16:30 W.Bremen-St Pauli / TRT 3 & TRT HD
17:00 Bucaspor-Antalyaspor / Digi Kanal
18:00 Tottenham-Liverpool / Spormax & PL TV
18:00 Auxerre-Toulouse / Kanal A
18!30 Koln-Wolfsburg / TRT 3 & TRT HD
19:00 Galatasaray-Beşiktaş / Lig TV
19:30 Samsunspor-Orduspor / TRT 1
21:45 Palermo-Roma / Spormax
22:00 Lyon-PSG / Kanal A
22:00 Valencia-Almeria / NTV Spor

22 Kasım 2010 Pazartesi

Günün Karesi

Manken Vieri

21 Kasım 2010 Pazar

Eto'dan Zidan Kafası



Eto'o Zidanı yad etti. Eto Chievo maçında rakibi Cesar'a tıpkı Zidan gibi kafa attı.Zidan futbolu ile bir çok futbolcuya örnek olmuştu ama demek ki attığı kafada örnek olmuş ve hala akıllarda.

Beşiktaş-Konyaspor

Dün aslında güzel başlayan bir gündü.Formaları giyip evden çıktık.Soluğu Kazan'ın orada aldık.Kazan'ın orada ailece siyah-beyaza bürünmüş insanları gördükçe bu maçın bayram tadında geçeceğini düşündük.Tezahüratlar eşliğinde stada doğru yürüme faslı başladı sonra.Etrafta bayram hediyesini Beşiktaş galibiyeti olarak görecek ufak kartalları vardı.En güzel görüntüleride zaten onlar veriyordu.Umut doluyduk maçtan önce.

Sonra stadın orada başlayan bir işkenceye uğradık resmen.Önce polisin başlattığı arama işkencesi sonrasında özel güvemliklerin yaptığı gariplikler.Maçtan önce başlayan huzur dolu güzel bir maç izleme sevdamız ne yazık ki kapı önünde bitmişti.Stada girebilmek için türlü işkenceden geçtikten sonra tribündeki yerimizi aldık.Maçtan önceki fikrim stadın dolmayacağı yönündeydi.Çünkü kötü oynayan bir takım , ruhsuz futbolcular ordusu ve artık takımdan umudunu kesmiş bir çoğunluk vardı.Ama taraftar yinede herşeye rapmen yerini almıştı.Stad doluydu.Herkes artık Beşiktaş bayramı yaşamak ister gibiydi.Kötü günlerde omuz omuza olan bu taraftar yine takımın yanındaydı.

Maç başlayınca işler birden bire tersine döndü.Kadroda golcüsü olmayan bir takım gördük.Hocamızın ters düştüğü ve kadroya almadığı F.Tekke'yi aradı gözlerimiz.Umudumuz Nobre olmuştu artık ne kadar umut verici bir oyuncuysa Nobre.Sahada var mı yok mu hangi mevkide oynuyor belli olmayan Nobre ve diğerleri takımı sahada eksik bırakmışlardı.Takım sezon başından beri alışamadığı taktik ile yine sahadaydı.

Sahada savaşmayan futbolcuların inadına tribünde gırtlak patlatan taraftar maçı almaya niyetliydi.Golü erken bulan Konyaspor'un daha fazla kapanacağı ve maçın zora gireceğini düşündüğümüz anda kazara bir gol bulduk.İnanın gole pek sevinen olmadı.Herkesin düşüncesi takımın kötü olduğu ve artık işlerin bu maç içinde sıkıntılı olacağı yönündeydi.Tribünde Nobre , Holosko VE Tabata gibiler için homurdananlar vardı.Haklı olarak tabiki.

İkinci yarı ile sahada farklı bir takım bekliyorduk.İlk yarıda ki bulunan iki golün üstüne daha fazlasını istiyorduk.Güçüne güç katan taraftar sahaya çıkan takımı ateşlemeye çalıştı.Ama ne yazık ki farkında olmadığımız birşey vardı.Ateş alacak futbolcumuz yoktu.Ruhunu kaybetmiş kendisini Beşiktaştan koparmış futbolcular vardı.Bu takımın oyuncusu olmayacak adamlara gönül vermiş ve onları baş tacı etmiştik.Tepemize çıkardığımız oyuncuların (hak etmedikleri halde) gün gelip tepemize sıçacaklarını düşünmedik.

Bu iş böyle gitmeyecek.Artık alınacaksa kelle alınmalı.Bu takımdan birileri gitmeli.Bir umudum sensin diyen taraftarın umudu bu ruhsuzlar değil , olamaz bile.

Konyaspor kalecisi Gökhan maç boyunca ne kadar küfür yediyse bunları sonuna kadar hak eden bir oyun sergiledi.Kendisini ayrıca tebrik ediyoruz.O maç sonu koşusunu ise hayatı boyunca bir daha yapamaz herhalde.Madem erkektin kaçmayacaktın.Olsun yolun bir kez daha Dolmabahçeye düşecek ve bu taraftar seni unutmayacak.

19 Kasım 2010 Cuma

Anti- İstanbul'dan Anti-Anadolu'ya

Anadolu takımları arasında düne kadar olan İstanbul takımlarına karşı birlik hareketi artık çatırdamaya başladı.Geçen sezon Bursaspor'un kazandığı şampiyonluk sonrası diğer Anadolu takımlarıda artık şampiyonluk ve en azından Avrupa lupası hedefi koymaya başaladılar.Eskiden hedefleri olmayan ve ligi nerede bitirdikleri pek önemli olmayan bazı takımlar bile artık kendilerine bir hedef seçmiş durumda.Ama bu gelişen duruma karşı hazırlıksız yakalandılar gibi.Artık aralarında oluşan Anti-İstanbul durumları yavaş yavaş çatlamaya ve dolayısı ile kendi aralarında bozuşmaya başladılar.

En son Bursa-Trabzon maçında görüldü ki aslında Anadolu takımlarıda kendi aralarında pastadan en büyük payı kapma derdindeler.Taraftarları , kulüp yöneticileri tıpkı şöhrete alışamayan ve abuk sabuk hareketler yapan 3.sınıf pavyon şarkıcıları gibiler.Birbirlerini yiyecekler yakında.

Bursa maçında sahaya giren seyirciler yüzünden herkes Bursa'nın saha kapama cezası almasını bekliyordu.Ama sonuç beklenen gibi çıkmadı.Eskiden böyle bir durumda tüm Anadolu takımlarının taraftarları bu konuda ağzı birliği etmiş gibi konuşur ve Bursa'yı haklı çıkaracak bir neden aramaya çalışırdı.Ama şimdi neden saha kapanmadı diye yakınıyorlar.Haklı olarak kendilerine rakip olarak gördükleri bir takımın saha kapama ile daha zor duruma düşeceğinden bunu kullanmak istiyorlar.Eğer aynı durum bir İstanbul takımının başına gelseydi ve verilen ceza aynı olsaydı işte o zaman durum farklı olurdu.Herkesin ortak fikri Bizans oyunları oynanmaya başlandı olurdu. Ama işte devran ddeğişti artık.

Futbol Aşkı Bambaşka




Boş bir sahada başka ne yapılabilir ki ?

TV'de Futbol (20-21 Kasım 2010)




20 Kasım Cumartesi
14:00 Altay-Mersin İY / TRT 1
14:30 Kasımpaşa-Gençlerbirliği / Digi Kanal
14:45 Arsenal-Tottenham / Spormax & PL TV
16:00 Manisaspor-Bursaspor / Lig TV
16:30 Schalke 04-W.Bremen / TRT 3 & TRT HD
17:00 Birmingham-Chelsea & M.United-Wigan / Spormax & PL TV
17:00 Sivasspor-K.Karabükspor / Digi Kanal
19:00 Beşiktaş-Konyaspor / Lig TV
19:30 Liverpool-West Ham / Spormax & PL TV
19:30 Leverkusen-Bayern / TRT 3 & TRT HD
21:00 Almeria-Barcelona / NTV Spor
21:45 Milan-Fiorentina / TV8 & Spormax
21:45 Ajax-PSV / Beyaz TV
22:00 Nice-Montpellier / Kanal A
23:00 Real Madrid-A.Bilbao / NTV Spor

21 Kasım Pazar
13:30 Orduspor-Tavşanlı Linyit / TRT 3
13:30 Genoa-Juventus / TV8
14:00 Denizlispor-Diyarbakırspor / TRT 1
14:30 MP Antalyaspor-Gaziantepspor / Digi Kanal
15:30 Groningen-Feyenoord / Beyaz TV
15:30 Blackburn-Aston Villa / PL TV
16:00 Chievo-Inter / TV8
16:00 Trabzonspor-Eskişehirspor / Lig TV
16:30 Stuttgart-Koln / TRT 3 & TRT HD
17:00 Ankaragücü-İBB / Digi Kanal
18:00 Fulham-M.City / Spormax & PL TV
18:00 Lille-Monaco / Kanal A
18:30 St Pauli-Wolfsburg / TRT 3 & TRT HD
19:00 Kayserispor-Galatasaray / Lig TV
19:30 Olympiakos-PAOK / ERT World
19:30 Ç.Rizespor-Boluspor / TRT 1
21:45 Napoli-Bologna / Spormax
22:00 Lens-Lyon / Kanal A
22:00 Real Sociedad-A.Madrid / NTV Spor

Futbol Aşkı

18 Kasım 2010 Perşembe

Bayramda Trivela

Bayramda;

Sinema severler ,yeni vizyona giren “Newyork’da 5 Minareyi” konuşurken,

Spor severler ise “İstanbul’da 3 Cenazeyi” konuştu.

Beşiktaş,F.Bahçe ve G.Saray son yıllarda görülmemiş derecede yerlerde.


Bayramda;

3 Büyükler ilk kez futbol konuşamadı.

El öpme ziyaretlerinde havadan-sudan,koyundan-kuzudan,oradan-buradan konuşuldu.

Top bahsi, hiç açılmadı. Kimse kimseye laf sokamadı.

Herkes kendini arka direkte unutturdu.


Bayramda;

Muhabbetin tıkandığı anlarda TV zaplandı.

Spor haberleri başladığında ise kapının önünde bi sigara içmeye kaçıldı.

-Sen sigara içiyormuydun ya Ahmet?

-Bayramdan bayrama abi.

-Alkol var mı ?

-Akşamdan akşama abi !


Bayramda;

Futbol konuşmak isteyende oldu elbette.

Biri,diğerine “Yav bu Guti’de kurtaramadı sizi” der gibi oldu;

Diğeri,ötekine “sizin Aykut’un da guti kocaman, kocaman …deyiverdi.

Oda da bulunan 3.tekil aslan ise “Sabote edenin anasını” diyerek,olay yerini terk etti.


Bayramda;

Konuşması gerekenler sustu.

Büyük ve küçük baş kurbanlıklar konuştu.

Beşiktaş seninle ölmeye geldik…


Ve Bayramda Trivela;


Mesaj alıp,cevap yazmayanlara.

İşçisini Bayramda bile izinsiz çalıştıran yavşak patronlara.

Zile basan çocuklara,kapı açmayanlara.

Veletleri harçlıksız bırakanlara.

Parası olupda yoksulu doyurmayanlara.

Bayram da paraya kurban olanlara.

Kurbanlık danasına sahip çıkamayan sığırlara.

Yollarda hatalı sollayanlara.

Akrabaların Bayramını Facebook’da kutlayanlara.

Twitter’da, adak adayanlara.

Msn’de sabahlayıp,çevrimdışı takılanlara.

Bayram kutlamak için bile ödemeli arayanlara.

Yani bu Bayramda da,

Alayına Trivela…


ERDEM ULUS

Milli Devrim

Dün akşam ki maçta milliler ilk defa birbirleri ile oynayan bir takım olarak iyi bir performans gösterdiler.Hollanda karşısında oynanan futbol diğer oynadığımız maçalrdan farklı olmasada yinede sahada yeni yüzler görmek adına güzeldi.Burak ve Umut ikilisi şuan için ligimizin en iyi ileri uç ikilisi olmalarının avantajını milli forma ile de gösterdiler.Hiddink'in alınan yenilgiler sonrası ani bir karar ile yeni bir takım oluşturma sevdası bizi belki 2012 hedefinden uzaklaştırabilir ama yinede bu denenmelidir.Sahada yeni yüzler görmek insanı heyecanlandırıyor.

Eskiler içinde ise Servet'in nasıl bir forma garantisi var ise artık hiç çıkarmayacak gibi üstünde ki formayı.Kendi takımında dökülen ve performansı ile kendi taraftarlarından bile ağır sözler duymaya başlayan Servet milli takım denilince ilk isim oluyor.Halbuki dün akşam oynanan maçta sahaya Ersan ile çıkılmalıydı.Ersan son haftaların en formda oyuncusu.Hem milli takım seçiminde bizleri sevindirecek bir karar ile Türk milli takımını seçti ama dün akşam ki maçta sahada yoktu.

Sahada olan tek Beşiktaşlı İsmail için ise ne yazık ki söylenebilecek tek olumlu bir söz yok.İsmail artık bir karar vermeli ya büyük bir futbolcu olacak yada silinip gidecek.Kendisi ile aynı mevkide oynayan ve takım kaptanlığını yapan İbrahim abisinden öğrenecek çok şeyi var.Onu kendisine örnek alsın.Yoksa İsmail bu oyun ile silinip giden futbolcular kervanına katılacak.

Son olarak sahada Tuncay , Emre , Aurello , Ayhan vs gibi oyuncuları görmeden ve milli maç izlemek ayrı bir keyifmiş.İnşallah bu isimler uzun bir süre daha o formadan uzak kalırlar.

17 Kasım 2010 Çarşamba

Oylar Hamit Altıntop'a

Hamit Altıntop Kazakistan  maçında attığı gol  ile The FIFA Puskás Award'da aday. Oylarımız Hamit Altıntop'a.


http://www.fifa.com/ballondor/news/newsid=1335638/index.html


12 Kasım 2010 Cuma

Sevindiren Sakatlık

Nihat dün akşam ki maçta sakatlanıp oyundan çıkmıştı.Nihat sahalardan iki ay uzak kalacakmış.Nihat'ın bu sakatlığı iyi oldu.Tribünde kendisine artık tahammülü kalmayan binlerce insanı sevindiren bir haber oldu.Aman Nihat tam iyileşmeden sahalara dönme.Mümkünse sene sonununa kadar tedavinle ilgilen.Aldığın parayı zaten hak etmiyordun oynayarak , en azından artık bir bahanen olacak ve sakatım diyeceksin.

Temennimiz bu tip uzun süreli sakatlıkların Holosko , Tabata , Bobo gibi sahada varlıkları bile sıkıntı olan ruhsuzları bulması.İdmanlarda felan zaten bir hal etmediğiniz belli o yüzden oradan pek umudumuz yok o yüzden  maçlarda rakip futbolculardan istediğimiz bu tip elemanlara sert girin ve sahalardan uzak tutun.

TV'de Futbol (12-16 Kasım 2010)



12 Kasım Cuma
20:00 Konyaspor-Kayserispor / Lig TV
21:30 Dortmund-Hamburg / TRT 3 & TRT HD

13 Kasım Cumartesi
12:00 Mugan-Neftchi Baku / Idman TV
13:00 Seongnam Chunma-Zobahan / Eurosport 2
14:00 FK Baku-Karabağ / Idman TV
14:00 Adanaspor-Orduspor / TRT 1 & TRT 6
14:30 Bucaspor-Ankaragücü / Digi Kanal
14:45 Aston Villa-Manchester United / Premier League TV &
16:00 Bursaspor-Trabzonspor / Lig TV
16:30 Wolfsburg-Schalke 04 / TRT HD
17:00 Tottenham-Blackburn & M.City-Birmingham / Spormax & PL TV
19:00 Eskişehirspor-Antalyaspor / Digi Kanal
19:00 Gaziantepspor-Fenerbahçe / Lig TV
19:00 A.Bilbao-Almeria / NTV Spor
19:30 Mainz-Hannover / TRT 3 & TRT HD
19:30 Stoke City-Liverpool / Spormax & Idman TV & PL TV
19:30 PAOK-AEK / (Yunan Ligi)
19:45 PSV-Excelsior / Beyaz TV
21:00 A.Madrid-Osasuna / Idman TV
21:45 NAC Breda-Twente / Beyaz TV
21:45 Juventus-Roma / TV8
22:00 Caen-Lille / Kanal A
23:00 Barcelona-Villareal / NTV Spor & Idman TV
23:30 Corinthians-Cruzeiro / Spormax

14 Kasım Pazar
13:30 Lazio-Napoli / TV8
14:00 Boluspor-Gaziantep BB / TRT 1
14:30 Kasımpaşa-Sivasspor / Digi Kanal
15:30 AZ Alkmaar-Ajax / Beyaz TV
16:00 Palermo-Catania / TV8
16:00 Genclerbirliği-Beşiktaş / Lig TV
16:00 Everton-Arsenal / Spormax & Idman TV
16:30 Hoffenheim-Freiburg / TRT HD
17:00 İBB-Karabükspor / Digi Kanal
18:00 Lorient-PSG / Kanal A
18:10 Chelsea-Sunderland / Spormax & PL TV & Idman TV
18:30 Bayern Munih-Nuremberg / TRT 3 & TRT HD
19:00 Samsunspor-Denizlispor / TRT 1
19:00 Galatasaray-Manisaspor / Lig TV
20:00 Sporting Gijon-Real Madrid / NTV Spor & Idman TV
21:00 Vasco de Gama-Sao Paulo / Spormax
21:45 Inter-Milan / TV8
22:00 Lyon-Nice / Kanal A
22:00 Valencia-Getafe / NTV Spor & Idman TV
23:30 Fluminense-Goias / Spormax

11 Kasım 2010 Perşembe

Sıkıntı Var

On tane İsmail Köybaşı bir tane İbrahim Üzülmez etmez.

On tane Tabata bir tane Gunti etmez.

On tane Bobo bir tane İlhan Mansız etmez.

Takımda ki ruhsuzları toplasan bir takım etmez.

Bmyle olunca da bu takımdan bir halt olmaz.

Sahada ne iş yaptıklarını bilmeyen bir topluluk (takım denmez çünkü bunlara) iki adım öteye pas atamayan soytarılar artık silkelenin ve kendinize gelin.

Bu sefer işler tam tersi olmalı.Bu sefer kötü netice sonrası hoca yada yönetim gitmemeli devre arası beklenmeden yada en geç devre arasında bazıları yollanmalı.Beşiktaş'ın evladı gibi saçma sapan bir lafın ardına saklanmadan bu gitmesi gerekn Nihat bile olsa gitmeli.Yeter artık.

Beşiktaş maçlarını izlerken televizyon başında uyuklayacak duruma geliyoruz.En ufak bir organizsayon yok sahada bizleri heyecanlandıracak bir durum yok.Sahada koşan pres yapan da yok.Birader siz bunları yapmıyorsanız ne işiniz var bu kulüpte.


5 Kasım 2010 Cuma

İlker Yasin'in OnBiri

Nihat

Nihat -------Nihat-----Nihat-----Nihat

--Nihat----Nihat-------Nihat----Nihat

----Nihat---------Nihat.


Maçı anlatan yada anlatmaya çalışan İlker Yasin dün akşam pot üstüne pot kırdı.Beşiktaş formalı her oyuncuya Nihat diyecek kadar ileri gidecekti.Oyunda olmayan Hulk pozisyona girdi İlker Yasin'nin gözünde.
Artık bırakın bu işleride başkalarını görelim o koltuklarda.Öyle iki metreden adamı görmeden isim sallayacaksın sonra kalemi eline alıp ona buna sallayacaksın.


Porto : 1 Beşiktaş : 1

Dün gece sahada iki farklı Beşiktaş vardı.İlk yarıda rakibi karşısında vasatı aşamayan ve pozisyon bulamayan bir Beşiktaş , ikinci yarıda ise daga dirençli ve ne yaptığını bilen , pozisyona giren bir Beşiktaş vardı.Oyunun genelinde yine Porto'nun oyuna hakimiyeti ve pozisyon bolluğu vardı aslında.İlk maça göre bizleri biraz olsun umutlandıran ise gol bulmamız ve golden sonra rakip sahada sanki daha fazla kalıyormuşuz gibi gözükmemiz oldu.Direklerden dönen toplarımız gol olsaydı şuan daha farklı duygular içinde olacaktık.Bu gün medyamıza baktığımızda Beşiktaş'ı öven ve yerlere göklere sığdıramayan başlıklar atmışlar.Halbu ki bu Beşiktaş ilk maçtan farklı değildi bir çok anlamda.Pozisyonları bulan Porto'ydu , net gollleri kaçıran Porto'ydu ama işte skor yazarı olan medyamız bu görüntüsü ile bile Beşiktaş'ı övebiliyor.

Maçın adamı hiç şüphe yok ki Ersan'dı.Yerinde müdaheleleri ve çizgiden çıkardığı pozisyon ile maçın ve Beşiktaş'ın kaderini değiştiren futbolcu oldu.Ersan kaptığı formayı kolay kolay kaptırmayacak gibi.İnşallah sezon sonuna kadar bu performans ile gider.Maçın aslında önemli bir anıda golü Nihat'ın atmasıydı.Maç boyunca yaptığı abuk sabuk pas hatalarından sonra attığı gol ile bir anda tekrar manşetlerde oldu.Bu gol kendisine moral vermiştir ve inşallah devamı gelir.


3 Kasım 2010 Çarşamba

Garip Futbol Ülkesi

Çok garip bir ülkeyiz.Bardağın dolu tarafına bakmak yerine her zaman boş kısmını kendimize dert edinir ve oradan hareket ile sorunları büyütürüz.Kendimize pay çıkarmayıda severiz.Herşeyi bilen bizler birilerine akıl vermekten geri kalmayız.Hayatımızın her alanında çoğunlukla bu durum böyledir.

Ülke insanı olarak spor konusunda da sorunluyuz.Hiçbir şeye tahammül edemeyiz,şampiyonluk harici her durumu memlekete meselesi gibi görür büyütürüz.Halbu ki yapılan işlerden ortaya çıkan durumdan zevk almayı beceremeyiz.Elbette her kişi tuttuğu takımın başarısını ister , her daim önde olsun ister ama bunun bir müsabaka olduğunu unutmamamk kaydı ile.

Ülkemiz son yıllarda Avrupa'da kariyeri çok parlak olan yabancı oyuncu ve yabancı teknik adamların tercih ettiği bir ülke oldu.Avrupa futbolunda pek söz sahibi olamasakta tanınırlık açısından bizler için olumlu bir durum.

Ülkemize gelen yabancı ve kariyeri asla tartışılmayacak hocaların açıkları arayıp duruyoruz.Onların Türk futboluna verebileceği , katabileceği şeyleri düşünmeden hakaret ediyoruz.Rijkaard en son canlı örnek olarak bu ülkeden kovaladığımız bir teknik adam.Rijkaard kariyer ve başarı anlamında dolu bir teknik adamdı.Futbol anlayışı bizler için ileri bir düzeyde olduğundan ve bizim yorumcu zırvalarının beyinleri bunu almadığından el birliği ile ülkeden gönderdik.

Şimdi sırada Schuster var gibi.Alınan yenilgiler ve memnun etmeyen futboldan sonra hedef tahtasında bu sefer Schuster  var.Oynanan son Sivas maçından sonra F.Tekke ile yaşanan olay basının eline büüyk bir koz daha vermiş oldu.Futbol öyle bir oyun ki Schuster   gibi bir adam için bile ne yapmış ki kariyeri ne ki dedirtebiliyor. Hemde bu sözleri söyleyenler iki kuruşluk futbol zekası olmayan insanlar.

Bursa'dan Bu kadar



Bursaspor'un sahasında ki ikinci şampiyonlar ligi maçıydı dün akşam ki maç.Şuana kadar gol ve puan ile tanışamayan Bursaspor dün akşamda sahadan boynu bükük ayrıldı.

Maç başlamadan önce Bursaspor'un rakibi zorlayacak , rakibe pres yapacak bir oyun oynayacağını ve maçın çetin bir mücadele şeklinde geçeceğini düşünüyorduk.Ama tüm beklentilerin aksine sahaya tek forvet Sercan ile çıkıldı ve rakip arasında kaybolup gitti.Bursaspor için aslında her maçtan sonra tecrübe kazanıyoruz klişesi artık yerini yanlışları görmeye bırakmalı.Ertuğrul Sağlam'ın Türkiye ligleri için tutan sağlamcı taktiği ne yazık ki Avrupa arenasında pek tutmuyor.Bunu Beşiktaş'ın başındayken de görüyorduk.

Türk futbolcu ile Avrupalı futbolcu arasında bariz farklar var.Avrupalının en sıradan oyuncusu bile eline geçirdiği fırsatı dğerlendirmek için çabalarken bizim oyuncularımız ise pek oralı olmuyorlar.Turgay'ın pozisyonunun bir kopyası gibi duran pozisyonda M.United golü buldu.

Tribünler ve şehir için güzel bir akşamdı.Tribünler maçın çoğunluğunda sahada iyi işler yapan M.United'ı izlemekle vakit geçirdi.Maçın skorunun değişmeyeceğini anladıkları esnadan itibaren ise artık show yapmaya başladılar.Tribünler herzaman cephe aldıkları Beşiktaş'ın bestelerinden ve tribün showlarından bolca örnekler vererek bizleri ekran başında memnun ettiler.Demek ki öğretebilmişiz birşeyleri.

2 Kasım 2010 Salı

Bülent Başgannn



Futbol Federasyonu Bülent Uygun , Murat Şahin ve Koray Avcı'yı talimatlara aykırı olarak menajerlik faaliyetinde bulundukları gerekçesi ile tedbirli olarak disiplin kuruluna sevk etti.

Bülent Uygun gördüğü her kameraya uzatılan her mikrofona ahlak ve insanlık dersi vermeye kalkıyordu.Sezon başında Bucaspor'a ile anlaştı ama yarı yolda bırakarak dümeni Eskişehir'e kırmıştı.Artık bu olaydan sonrada oralarda da fazla kalamaz herhalde.Bu talimatlara aykırı biçimde menajerlik faaliyetinde bulunmanın cezası ağır olacak kendisi için.

İddaa Tahminleri

Bursaspor - Manchester Utd : 2 = 1,5

Benfica - Lyon : ALT = 1,55

Tottenham - İnter : 2 = 2,3

Werder Bremen - Twente : ÜST = 1,4

1 Kasım 2010 Pazartesi

Shaquille O'Neal, Beyonce Olursa



Cadılar bayramı için kendisine kostüm olarak Beyonce gibi giyinmeyi tercih eden O'Neal bu görüntüsü ile gerçek bir cadı gibi olmuş.

Beşiktaş : 2 Sivasspor : 1

Dün akşam ki maçta yine kalp hastalığı olanlar yeni bir krizin eşiğinden döndü yada araöıza yeni kalp hastaları eklendi.Beşiktaş senelerdir var olan taraftarına rahat maç izlettirmeme durumunu devam ettirdi.İlk dakikalarda gelen gol ile aslında keyifli ve bol gollü bir maç izleyeceğimizi sanıyorduk.İlk yarıda oynanan futbol aslında yine vasatın altında bir oyun olmasına rağmen uzun haftalardır galip gelemeyen bir takım için ilk dakikalarda atılan gol moral açısından çok iyi bir olaydı.Ne yazık ki takımda bariz şekilde göze batan ve sahada varlıkları bile sorgulanacak oyuncuların olduğu bir takım bu moralli başlayan geceyi stresli bir şekilde bitirdi.

Beşiktaş takımı Guti ve Q7'ye endeksli bir takım oldu.Bu aslında kimsenin kabul etmeyeceğği bir durum ama görünen durum bu.Guti dün akşam yine kendi adına yakışır bir oyun oynadı.Atılan ilk golde ki pası harikaydı.O pasa ilerlemiş yaşına rağmen depar atarak orta yapan kaptan İbrahim Üzülmez'i es geçmemek lazım.Guti sahada varlığı ile hem tribünlere hem takım arkadaşlarına güven veren bir isim.Ama tek beklenti onun atacağı derin paslara , uzun paslara bağlı olunca sıkıntı oluyor.Takımda büyük beklentiler içinde olduğumuz ama ne yazık ki hayal kırıklığı olan Holosko , Tabata gibi oyuncular Guti'nin bu büyük eforuna karşlılık veremiyor.

Dün akşam bir kez daha görüldü ki devre arasında bu takımda yine büyük değişiklik olacak.Bazı oyuncular ile yollar ayrılacak.Şimdiden kendilerine takım aramaya başlaması gereken bazı futbolcular var.Holosko , Tabata ve hatta Nihat gibi.Nihat bu takıma geldiği günden beri gözle görülür hiç bir iş yapmadı.Altın tepside sunulan gol fırsatlarını bile cömertçe harcadı.Artık taraftar olarak bizlerinde kendisine kredimiz tükendi.

Sonuç olarak Beşiktaş uzun haftalar sonra kazandı ama yine oyun olarak ligin ilk haftalarında ki güven veren oyunundan uzaktı.Bu futbol ile lig maratonunda işimiz çok zor.Ligin devre arasında kadar yakalanacak bir seri ile lig yarışından kopmamak lazım.Yoksa ikinci yarıda bu takım farklı hedefler peşinde koşar.

26 Ekim 2010 Salı

Schuster'i Yedirmeyeceğiz


Beşiktaş için sezon başında dökülen metiyeler yerini karamsar sözcüklere bıraktı.Sezon öncesinde herkesin ortak fikri kağıt üzerinde ligin en iyi takımını Beşiktaş'ın oluşturduğu yönündeydi.Haftalar ilerledikçe alınan yenilgiler ve bu yenilgilerin peş peşe olması sebebi ile karamsarlık diz boyu oldu.Aslında bakıldığında daha ligin yeni yeni şekillenebileceği haftalardayız.Lig uzun maraton klişesi sanırım bu ligde bazı renkliler için geçerli.Eğer geride kalan Beşiktaş ise lig bitmiş ve takım havlu atmış gibi gösterilmeye çalışılıyor.Bernd Schuster'i yeme kampanyası medyada bazı renkli kalemler ve futbolcu eskileri tarafından başlatıldı bile.Ama daha durun beyler lig uzun maraton diyen sizler değilmiydiniz.Bu sefer sizleirn istediği olmayacak , bu sefer tribünleri etkileyemeyeceksiz , bu sefer gerçekten bir istikrar olacak ve Bernd Schuster bu takımda kalıcı olacak...

25 Ekim 2010 Pazartesi

Iverson'da Kartal Oldu



Ülkemizin spor tarihinde yapılan en büyük transfer.Iverson sonunda Kartal oldu.Ülkemize çok yıldız sporcu geldi , önemli isimler geldi geçti birçok spor dalında.Ama Iverson bu isimlerden kat ve kat daha önemli ve süper star kategorisinde bir isim.Hayırlı olsun Kartal'a.Artık basketbol salonları dolup taşacak.Iverson'u izlemek için eskiden sabahları bekleyen basketbol severler kendisini ülkemizin spor salonlarında görecek.Yetmez Demirören yetmez devamı gelsin ....

20 Ekim 2010 Çarşamba

Eve Dönüş

Uzun bir aradan sonra tekrar evde olmak güzel bir duygu.Askerlik vazifesi dolayısı ile uzak kaldığım evime dün akşam itibari ile kesin dönüş yapmış bulunmaktayım.Askerlik bir erkeğin hayatında çok önemli bir yer tutuyor.O günlerde sıkıntılılar da yaşansa içinde sizi mutlu edecek tebessüm ettirecek bir nokta buluyorsunuz.Ve geriye dönüp baktığınızda ise sadece güzel anları hatırlıyorsunuz.

Askerlik vazifemi İzmir'de yaptım.İzmir'lileri ve İzmir'i sevenleri kızdırmak istemem ama bir insan eğer ömründe bir gün bile İstanbul'u gördüyse o insanın dünyanın başka bir şehrini sevebilmesi imkansız gibi geliyor bana.İzmir'i daha önce görüp gezme şansım olmamıştı.Askerlik bir fırsat oldu ve gezip görmeye zamanım oldu.Kızları konusunda söylenenler dışında pek bir doğru ve güzel bir yanını bulamadım.

Askerlik bitti , vatan borcunu ödedik şimdi geriye bir tek Allah'a can borcumuz kaldı.Onunda zamanını bilemiyoruz.

28 Mart 2010 Pazar

Mehmet'in Uğuru




Dün akşam ki maç bizler için stresi yüksek bir maç oldu.Maç sonunda kaybetmiş olsaydık çok üzülecek , sağa sola bahaneler bulacak , birilerini şimdiden gönderip yerine birilerini getirecek muhabbetler yapacaktık.Ama Mehmet için dün aşkam çok özeldi.O'nun gülen yüzü sanki takıma bir işaret verdi ve maçta muhteşem bir geri dönüş yaşadık.Mehmet yakalandığı amansız hastalığa rağmen aklından çıkarmadığı Beşiktaş'ını dün akşam İnönü'de izleme şansını buldu.Gülen yüzü ile sahaya çıktı.Tribünde takımı için destek verdi.Eğer dün akşam ki maçtan yenik ayrılsaydık buna en çok Mehmet üzülürdü.Ama dün akşam O'nun gülen yüzü takımın fitilini ateşledi.Şimdi tüm dualarımız senin ile Mehmet , bu amansız hastalığı yeneceksin inşallah.Pes etme Kartal , daha görecek çok güzel günler var.

26 Mart 2010 Cuma

Şike Soruşturmasında Bir Tanıdık

Şike soruşturması devam ediyor.Tutuklananlar , gözaltına alınanlar derken futbolun bir diğer yüzüne daha şahitlik ediyoruz.Futbolcuların dünyaları farklıdır.Hal ve hareketleri farklıdır.Bir toplum içinde hele yaşadığınız yer küçük ve herkesin birbirini tanıdığı bir yer ise işte o zaman tam anlamı ile gözde bir insan olursunuz.

Şike soruşturmlarında bir isim var ki o isim işte benim için süpriz oldu.Ne Fatih Akyel'in tutuklanması ne Arif Erdem'in ifade vermesi felan bu kadar ilgilendirmedi.Aslında ismini gazetelerde ve internet sitelerinde okuyana kadar şuan nerede futbol oynuyor ne yapıyor pek bilgimiz yoktu.Futbol macerasi kulüp kulüp dolaşmakla geçti.En uzun süre oynadığı takım Gençlerbirliği takımı.Daha sonra ise hızlı bir düşüş yaşadı ve en sonunda öğrendik ki Tepecikspor'a kadar gelmiş.

Bahsetmeye çalıştığım kişi Ferdi Tatlı.Futbolcu olmaya inat bir adamın sabahın köründe kalkıp kendi kendine idman yapdığı günleri biliyoruz , herkesin üzerine titrediği ve ileride büyük bir futbolcu olacak gözü ile baktığı bir isimdi.Kariyeride aslında güzel devam ediyordu.Gençlerbirliği takımında bir dönem banko isimler arasındaydı.Samet Aybaba döneminde takımın orta sahasında iyi işler yapmıştı.Ama daha sonra takım takım dolaştı ve en sonunda isimini bu şekilde duyduk.

İnşallah bu davanın sonunda aklanarak çıkarsın.Hakkında hayırlısı ne ise o olsun.

Bursa'da Belediye Çukuruna Düştü


İ.B.Belediyespor'un şampiyonluk yolunda çelmeleri devam ediyor.İki sezon önce Beşiktaş , geçen sezon Sivasspor ve şimdi Bursaspor.Bu takımın şampiyon olacak takımlara karşı ayrı bir hırsı var galiba.Bu tip önemli maçlara çıkarken içlerinde ayrı bir hırs ile oynamaları herkesi şaşırtıyor.Bursaspor'u belki şampiyonluktan etmediler ama yinede moral olarak bozdular.Şimdi Bursaspor'un yükü iki kat arttı.Bugün görüldü ki futbolcular üzerinde stres çok fazla.Bu yükü kaldırabilecekler mi ? Bu haftadan sonra sahalarında 4 maçları var.İçerde oynayacakları maçlar kaderlerini bellirleyecek.Ama bugün ki maçın sonucuna rağmen hala şampiyonluğun en güçlü adayı Bursaspor

Ezeli Rekabet


Pazar günü oynanacak derbi maçın bu sefer diğer derbilerden farklı geçeceği düşünülüyor.Özhan Canaydın'ın vefatından sonra oluşan centilmen havanın pazar günüde hem sahada hem tribünde olacağı fikri hakim insanlarda.Bu centilmenlik havasının ne kadar süreceği maçın gidişatına bağlı.Aslında her zaman olması gereken bu durum nedense bu hafta daha bir hatırlanır oldu.İnşallah maçın ardından yanlızca maç konuşulur.Ne tribün olayları nede başka bir durum bu derbinin üstüne çıkmaz.

Maça gelince ; maçın tam bir beraberlik havasında geçeceğini düşünüyorum.Hem cuma günü Olimpiyat Stadı'ndan gelecek haber hem cumartesi İnönü'deki maçtan sonra ki durum her iki takınında stratejisini bellirleyecektir..İlk hedef hem rakibine puan kaptırmamak hemde bu ezeli rekabette bir yenilgi almamak olacaktır.Ligin sonuna yaklaştığımı bu haftalarda her iki camiada sezon öncesi büyük hedefler koymuşlardı.Ama şuan görünen her ikisininde şampiyonluk yolunda pek şansı olmadığı.Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın sezon öncesi 3 sene üst üste şampiyonluk sözü bu sene itibari ile hayal olacak.Bu maçtan sonra ise olası bir yenilgide büyük gürültüler kopacaktır Fenerbahçe cephesinde.

Orta Parmak Ronaldo



Ronaldo , Corinthians taraftarının kendisini ıslıklamasına verdiği tepki biraz fazla kaçmış.Artık futbolunun son dönemlerini yaşayan Ronaldo'nun bu orta parmak hareketi taraftarlar tarafından pek hoş karşılanmaz herhalde.Taraftarında Ronaldo'ya göstereceği birşeyler olur yakın zamandan.

Alanzinho Show



Alanzinho dün gece maça damga vuran adam oldu.Yaptığı estetik hareketler , pasları ve şutları ile maçın adamı oldu.Alanzinho geldiği günden beri aslında Trabzonsporluların çok şey beklediği bir adam.Yeteneklerini çok iyi kullanabilen ve süpriz gollere imza atan bir adam.Sezona aslında pek iyi bir başlangıç yapamamıştı.Hugo Bross kendisinden yeterince faydalanamamış ve maçın sonlarına doğru tercihini kendisinden yana kullanmıştı.Bu durumda da kendisini gösterecek ortam bulamamıştı.Şenol Güneş dönemi ile birlikte ise Alanzinho tam anlamı ile Trabzonspor'un yıldızı oldu diyebiliriz.Dün akşam ki maçta Antalyaspor defansını çok zorladı.Çoğu pozisyonda rakiplerini ekarte etti.Alanzinho'yu izlemek bir keyif oldu dün akşam için.Bir önceki yarı final maçında sıkıcı ve duragan oyundan sonra böyle bir maç ve böyle bir futbolcu izlemek güzel oldu.

25 Mart 2010 Perşembe

Nereden Nereye



Fatih Akyel bir dönemin en iyi defans oyuncusu , milli takımın değişmez isimlerinden biri , sayısız şampiyonluk üstüne UEFA kupası Süper kupa derken şimdi mahkeme koridorlarından demir parmaklıklar ardına.

Galatasaray'dan Avrupa'ya transferi ve ardından Fenerbahçe'ye transferi ile gündem olmuştu.O dönem oynanan bir Fenerbahçe-Galatasaray derbisinde kaptan Bülent'e yaptığı hareket hala bazı Galatasaraylıların hafızalarında.

Aslında bu şike skandalı haberleri çıkana kadar Fatih Akyel'in ne yaptığı veya şuan futbol oynuyormu hiç kimsenin ilgisini çekmiyordu.Uzun zamandır da kendisi ile ilgili gazetelerin bir haberi yoktu.Dün gelişen olayların ardından ismi bir anda ön plana çıktı.

Türkiye şartlarında birçok futbolcunun ulaşamayacağı başarılara ulaşan Fatih Akyel kariyerini ve ismini bu şekilde bir anda silmek istemezdi.İnsan düşünmeden edemiyor ; o kadar şan-şöhret sahibi insanların eşek yükü ile servete sahip insanların neden bir bahis skandalında ismi geçer.İnşallah tüm ayrıntıları ile bu olayın perde arkası ortaya çıkar.

23 Mart 2010 Salı

John Terry Salgını


İngilizler John Terry olayını unutmaya başlamıştı ki yeni bir skandal ortaya çıktı.Newcastle oyuncuları Steven Taylor ve Andy Caroll ikilisi de eski kız arkadaş yüzünden birbirlerine girmişler.Steven Taylor'un Andy Caroll'un eski kız arkadaşına cinsel içerikli mesaj atmasından sonra birbirlerine giren ikili ağız burun dağılmışlar.Hasar bu sefer çok büyük.Birin burnu diğerinin çenesi kırılmış.Bu İngilizler skandalları ve böyle haberleri severler.Şimdi gündemi meşgul edecek olan olay bu.Yakında İngiliz sitelerinde veya gazetelerinde bahisler açılıp acaba şimdi kimin eski sevgilisine mesaj atacak diye oranlar verebilirler.

Hafta İçi Tv’de Futbol


23 Mart Salı21:30 W.Bremen-Augsburg / Kanal A (Almanya Kupası - Yarı Final)
22:00 West Ham-Wolves / Spormax (Premier League)

24 Mart Çarşamba 
12:00 Kashima Antlers-Persipura Jayaoura / Eurosport 2 (AFC)
20:00 Fenerbahçe-Manisaspor / TRT 1 (ZTK - Yarı Final)
21:00 Barcelona-Osasuna / (LA Liga)
21:30 Schalke 04-Bayern Munih / Kanal A (Almanya Kupası - Yarı Final)
21:45 M.City-Everton / Spormax (Premier League)
21:45 Tottenham-Fulham / (FA Cup - Çeyrek Final 2. Maç)
21:45 Parma-Milan veya İnter-Livorno / (Serie A)

25 Mart Perşembe
20:00 Trabzonspor-Antalyaspor / TRT 1 (ZTK - Yarı Final)
21:00 Getafe-Real Madrid / (La Liga)
21:45 Napoli-Juventus / (Serie A)
22:00 Boca Juniors-River Plate / NTV Spor

26 Mart Cuma
20:00 İBB-Bursaspor / Lig TV
21:30 Bochum-Frankfurt / TRT 3

Arıza Balotelli



Mourinho bu görüntülerin üstüne bu adamı yedek kulübesine bile oturtmaz.

Neden Olmasın

Bursaspor adım adım şampiyonluğa koşuyor.Rakiplerine göre çok daha avantajlı girdiği şu son haftalarda İstanbul takımlarının kaybedeceği puanlar ile erken bir dönemde bile şampiyonluğunu ilan edebilir.Şuan için ikinci ile 5 puan fark yaptı birde buna Ankaraspor'dan gelecek 3 puan eklenince fark bir anda 8 olacak.Bu durumda rakiplerin kazanması bile yetmeyecek.Bursaspor kendi eli ile vermez ise artık kimse şampiyonluğu onlardan alamaz.

İşin bir diğer tarafı ise son hafta oynanacak olan Bursaspor-Beşiktaş maçı.Bu maç gerçekten çok ilginç bir maç olacak.O son haftaya kadar belki Bursaspor şampiyonluğunu ilan etmiş olacak yada rakiplerinden biri olan Beşiktaş ile şampiyonluk maçına çıkacak.Her iki durumda da izlemesi muhteşem bir maç olacaktır.İki takım arasında var olan husumeti bitirmek için aslında güzel bir fırsat.Öyle bir fırsat ki arada ki buzları eritmek için başka bir ortam olsa bu kadar etkili olamaz.Avrupa liglerinde şampiyon olan takımı alkışlamak gibi bir gelenek var.Bunu İngiltere liglerinde , İspanya liglerinde görebiliyoruz.Neden kendi ligimizde böyle güzel bir görüntü olmasın.Sahaya ilk çıkan takım Beşiktaş olur ve rakibini başarısından dolayı alkışlayarak ödüllendirir.Ama bu davranışın ülkemizde ne yazık ki başka yerlere çekilmesi ve sanki intikam duygularını biraz daha kabartan bir olay olmaması içinde samimi olmak gerekir.

İşte bu karede görüldüğü gibi bir ortamın olması hem futbolumuzda farklı bir dönem başlatabilir hem iki rakip arasında ki buzların erimesine olanak sağlar.

Fazla hayalci bir yaklaşım olarak gelebilir belki ama bu güzel görüntülerinde artık ligimizde olması gerekiyor.

Mekanın Cennet Olsun




Türk futbolunda ender rastlanabilecek bir kişilikti Özhan Canaydın.Kendisine Allah'tan rahmet , kederli ailesine başsağlı diliyoruz.

22 Mart 2010 Pazartesi

Showman Keita



Abdul Kader Keita Galatasaraylı taraftarların çok sevdiği ve yeteneklerini anlata anlata bitiremediği bir futbolcu.Yeteneklerinin yanı sıra başka bir özelliği rakip taraftarları kışkırtmak ve rakipleri ile sinir savaşı yaratıp ortalığı germek.Bu kötü yönde ki yeteneklerini bu sene ligimizde bolca yaptı.İlk yarıda oynanan Kasımpaşaspor maçında rakibine attığı yumruklar hala insanların akıllarında.Fenerbahçe maçında sahanın bir ucundan diğer ucuna kadar koşup su şişesini hakeme göstermesi ise komedinin diğer bir bölümü.O maçtan gerekli dersleri çıkarmayan Keita dün akşam ki Trabzonspor maçında ise yine ucuz bir numara ile iş başındaydı.Sahaya atılan su şişesi enaz 1 metre yanına düşmesine rağmen sanki kafasına taş gelmiş gibi davranıp ortalığı bir anda gerdi.Trabzonspor taraftarı sahaya atılan o şişesinin sahibini ararken Keita bundan kendisine pay çıkarmaya çalıştı.Maçın henüz başı sayılabilecek bir anda bu hareketi ile çok samimi bir tavır sergilemediği ortadaydı.Keita'nın bu yaptığı bu hareketlere prim tanıyan hakemler ise Keita'yı daha çok teşvik eder gibi oluyorlar.

Henüz bir kaç hafta önce İnönü'de İbrahim Üzülmez'e attığı dirsekten sonra bile sanki birşey olmamış gibi davranması Keita'nın sahada ki ruh halini anlatır bir durum.Keita Türkiye'de ki tribün olayını çözmüş gibi davranıyor.Sahada çirkeflik yapan ve rakibine saygısı olmayan bir adama prim tanıyan bir kısım taraftarın olduğunu bildiğin için böyle davranıyor.

Zaragoza : 2 Barcelona : 4




Uzayda hayat var mı yok mu tartışmalarına son nokteyı Messi oynadığı futbol ile koyuyor.Kesinlikle uzaylı bu adam.Son 3 maçta 8 gol attı.Dün gece yine muhteşem bir maç çıkardı.İnsanların futboldan zevk almaları için yaratımış özel bir insan.Birhaftada oynadığı 3 maçta attığı 8 gol ile işine ne kadar sadık ve profosyonel olduğunu gösterdi herkese.Messi'yi izleyebilme şansımız olduğu için gerçekten çok şanslı bir nesiliz.

21 Mart 2010 Pazar

Beleş Tribün

Sivaspor'un Hali


Geçen iki sezonda bir şekilde bu ligde şampiyonluk kovalayan ve her ikisinde de tecrübesizliğinden dolayı bu yarışı zirvede tamamlayamayan Sivaspor'un bu sene ki hedefi ligde kalabilmek.Bu gün aldıkları yenilgi ile düşme hattına girdiler ve işleri gerçekten çok zor.Bir takım ne oldu da bu şekilde bir sezonda böyle bir sert düşüş yaşadı.Sezon öncesi kısa bir Avrupa macerası yaşayan takım o günlerden bu güne kadar futbolunda pek bir farklılık yaratamadı.Kendi sahasında zor bir takım olan ve rakiplerine puan vermeyen bir takımdan artık kendi sahasında bile puanları dağıtan bir takıma dönüştü.Takımın bu hale gelmesinde belli etkenler mevcut.En başta yapılan yanlış transferler ve takımdan gönderilen oyuncular.Takımdan gönderilen ve geçen sene ligin iyileri arasında gösterilen Bilica Sivas'ta yıldızdı.Defans anlayışında önemli bir isimdi.Takımdan ayrılışının ardından yerine gelen Yasin ne yazık ki kötü bir sezon sezon geçiriyor.Sivas ekibinde yapılan yanlış transferlerin etkisi ligin ilerleyen zamanlarında daha çok hissedildi.Şampiyonluğa oynayan bir ekip neden kurulu düzenini bozar ve herşeye yeniden başlar.Anadolu takımlarının bu felsefesi kendilerinin büyük düşünmelerini engelliyor.Sivas'ın şuan bu durumda olmasının en büyük sebebi küçük düşünmeleri olmuştur.



Teknik direktör değişikliğinden sonra aslında Muhsin Hoca'dan beklentiler büyüktü.Enazından şahsi fikrim Muhsin Hoca'nın bu takıma farklı bir görüntü vereceği şeklindeydi.Ne yazık ki kendiside çare olamadı takımın bu kötü haline.Muhsin Hoca Afrika kıtasını çok iyi bilen ve Afrika futbolunun içinden gelen birisi olarak yapacağı futbolcu transferleri ile Sivasspor'un hem bu gününü hem ilerki zamanlarını kurtarabilir diye düşünüyorduk.Ama ne yazık ki şuan ki yabancı oyuncular içinde farklılık gösteremediler.

Önümüzde ki sezon süper lige devam edebilecekler mi kalan haftalarda göreceğiz.Ama şuan ki futbolları ile bu işlerinin pek kolay olmadığını görebiliyoruz.Ayrıca ligde kalmaları halinde bile yeni bir yapılanma şart.Bu oyuncu kadrosu ile önümüzde ki sezon içinde bir ışık gözükmüyor.Muhsin Hoca'nın ise takımda kalabilmek adına önümüzde ki haftalar bellirleyici olacaktır.Kendisi içinde zor haftalar başladı.Bakalım son iki sezonun zirvedeki takımı bu sezon ligde kalabilecek mi?

Galatasaraylı Keko



Keko,Elazığ depreminin simge ismi oldu.Depremde annesini ve kardeşini kaybeden Keko depremden sonra yıkık evin taşlarına uzanıp ağlaması ile tüm Türkiye'yi ağlatmıştı.Keko Galatasaray'lı bir kardeşimiz.Depremden sonra bölgeye giden Beşiktaş başkanı Yıldırım Demirören'in eşi Revna Demirören'in tüm ısrarlarına rağmen Beşiktaş forması giymemişti.O kadar acısına rağmen çocuk yüreği ile bile renk sevdasından vazgeçmemişti.

İşte o Keko'nun en büyük hayali gerçek oldu.Hayranı olduğu Arda Turan ile el ele Trabzonspor deplmasmanına gitti.Keko nezdinde tüm depremzedeleri memnun eden bir hareket oldu bu.

Bu karede bile Keko'nun Arda'ya olan hayranlığı belli oluyor.

20 Mart 2010 Cumartesi

Azalan Umutlar



Son haftaların kötü futbolu Kasımpaşa maçında patladı.Geçen hafta ite kaka aldığımız maçtan sonra her hangi birşey değişmemiş takımda.Takım yeterli gol pozisyonuna girdi ama bu seferde alışık olmadığımız akdar pozisyon verdik.Sonuçta iki bireysel hatadan golleri kalemizde gördük.Rüştü maçın en iyisi olduysa bu takım bu maçta pek birşey yapmamış demektir.Çıkardığı pozisyonlar , Kasımpaşa'nın beceriksizlikten içeri sokamadğı toplar var.Maçlarda en güvendiğimiz yer olan defansımız malesef bu maç bizleri çok fazlası ile yanılttı.Defans kurgusunda Sivok çıkana kadar aslında en azından bir direniş vardı.Ama İbrahim Kaş'ın pozisyon ve hamle hatasından yediğimiz ikinci golün hiç bir açıklaması yok.Böyle bir golü yemek bizim meşhur defansımıza yakışmadı.

Orta alanda oyuna giren Tabata oyunun şeklini değiştiren isim oldu.İlk golde ki pası ve dirplingi ile oyuna hareketlilik getirdi.İnsan bazen düşünmedene demiyor.Acaba Tabata'da ısrar edilse iyi işler olur mu diye?Ama hocamız kendisini yedek kulübesine mahkum etti.Ayrıca merak edilen bir başka husus ise Yusuf'un sene başından beri ilk kez sahada 90 dakika kalması.Yusuf kilidi açan oyuncu olarak son yarım saatlerde yorulan defansa karşı daha fazla iş yapabiliyor ama bu sefer kendisi çok fazla yoruldu.

Bu sonuç ile aslında zirve ile aramızda var olan fark biraz daha açılacak.Bursaspor'un Denizlispor galibiyeti ile hesaplar liderlik için değil ikincilik için yapılacaktır.Ligde kalan mesafe azaldıkça işimiz daha zor olmaya başladı.Kasımpaşaspor'a kaptırılan 2 puan telafisi olmayan ve bizi yaralayan bir kayıp oldu.

istanbul'da oynadığımız maçlarda kaybettiğimiz maçlar bizim bu sene başarısız olduğumuzu gösteriyor.
İBB-Beşiktaş: 1-1
Beşiktaş-Gaziantepspor: 0-0
Galatasaray-Beşiktaş: 3-0
Beşiktaş-Kayserispor: 0-1
Beşiktaş-Diyabakırspor: 0-0
Beşiktaş-Bursaspor: 2-3
Beşiktaş-Galatasaray: 1-1
Kasımpaşa-Beşiktaş: 2-2

19 Mart 2010 Cuma

UEFA EUROPA LEAGUE




Uefa Avrupa liginde çeyrek final kuraları çekildi.Kurada iki İspanyol takımı birbiri ile eşleşti.Atletico Madrid ite kaka buralara kadar gelebildi.Bundan sonra şanları ne kadar yanlarında olacak acaba.Valencia-Atletico Madrid eşleşmesinden galip çıkaxak takım Liverpool-Benfica galibi ile eşleşecek.Bu eşleşmeden büyük bir ihtimal ile bu sene turnuvada pek iddalı takım kalmayınca en büyük favori olan Liverpool üstün çıkacaktır.

Diğer tarafta ise dün akşamın en büyük süprizini yapan Fulham ile Alman Wolfsburg eşleşti.Fulham'ın bu tura kadar gelebilmesi bile bir başarıdır.Turnuvada daha ileri turları görebilme şansları pek yok gibi.Ama dün akşam ki gibi süprizlere imza atarlarsa hiç beklenmedik bir yerde de olabilirler.Diğer eşleşme ise Hamburg ile Standart Liege arasında.Alman takımı tura yakın taraf olarak gözüküyor.

Çıplak Taraftar



Yeni Zelanda ve Avusturalya kriket maçında cesur bir taraftar sahaya bu şekilde girmiş.Büyük bir derdi olduğu kesin.Yoksa bu şekilde sahaya atlamak pek akıllı bir iş değil.

Şampiyonlar Ligi Eşleşmeleri



Şampiyonlar liginde çeyrek final eşleşmeleri belli oldu.Kupanın bir numaralı favorisi Barcelona İngiliz ekibi Arsenal ile eşleşti.Barca'nın performansı karşısında Arsenal'in pek dayanabileceğini düşünmüyorum.İnter'in turnuvada diğer ekiplere göre zayıf bir takım ile eşleşmesi yarı finalde Barcelona-İnter kapışmasına sahne olacak gibi.

Diğer tarafta ise iki Fransız takımının eşleşmesinden turu geçen taraf Lyon olacaktır büyük bir ihtimal ile.Lyon ve Manchester yarı finali güzel bir maç olacaktır.

Bizim değerlendirmelerimize göre ise bu senede finalde Barcelona -Manchester maçı olacaktır.Geçen senenin rövanşı anlamında güzel bir muhtemel bir final müsabakası bizleri bekliyor.

18 Mart 2010 Perşembe

Huzur Futbolda

Bizim spor medyamız harbiden sorunlu bir medya.İnsanların özel hayatları futbolundan önce haber olur , sahada yaptıklarından çok saha dışı olaylar ile insanları değerlendirirler.Yada delinin biri kuyuya bir taş atar akıllılar çıkarmaya çalışır.Bunun en son örneği Sabah gazetesinin haberi.Hiddink ateist haberi ile amaç ne olabilir.Hiddink'in inancından bizene , bu haber yapılırken acaba nereye ulaşılmaya çalışıldı.İnsanların inanışları yada yaşam biçimleri bir suçmuş gibi veya çok önemliymiş gibi insanların gözüne gözüne sokmaya ne gerek var.Şimdi bizim milli takımımızda ki cemaatçi arkadaşlar bu durumdan rahatsız mı olacak.Hiddink atesitmiş biz kabul etmiyormuyuz diyecekler.

Haberin tam metni ;

Hiddink'in ateist olduğu ortaya çıktı. Hollandalı teknik adamın 20 yıl önce Fenerbahçe'yi çalıştırdığı dönemde "tanrıya inanmıyorum" diye bir demeci var.

İŞTE HİDDİNK'İN O LAFLARI

Tarih: 26 Ocak 1991
Hiddink Fenerbahçe'nin Teknik Direktörü

Devre arası kampı için takım Kuşadasında.

Türkiye'ye gelen bir çok yabancı antrenör Meryem Ana Türbesini ziyaret edip hristiyan inancına göre hacı olurken, Hiddink ezber bozuyor ve Meryem Ana'ya gitmiyor. Hollandalı teknik adam Meryem Ana'yı ziyaret etmemesinin nedeni olarak da şöyle konuşuyor, "ben tanrıya inanmıyorum, ateistim, o yüzden Meryem Ana bana ilginç gelmiyor".


Faşist Zarate

18 Mart-21 Mart Futbol Ekranı



18 Mart Perşembe
20:00 Marsilya-Benfica / Futbolsmart
20:00 Fulham-Juventus / Star TV
20:00 W.Bremen-Valencia / Eurofutbol
22:05 Wolfsburg-Rubin Kazan / Eurofutbol
22:05 Liverpool-Lille / Futbol Smart

19 Mart Cuma
13:00-14:00 UEFA Şampiyonlar Ligi & Avrupa Ligi Kura Çekimi
20:00 Kasımpaşa-Beşiktaş / Lig TV
21:30 Köln-M'Gladbach / TRT 3

20 Mart Cumartesi
13:30 Göztepe-Çorumspor / Yeni Asır Tv
13:30 Bucaspor-Karabükspor / D Spor
13:30 RKC-Ajax / Futbolsmart
16:30 E.Frankfurt-B.Münih / TRT 3
17:00 Stoke-Tottenham / Spormax
19:00 Fenerbahçe-Gaziantespor / Lig TV
19:20 Bistol City-Newcastle / Eurofutbol
19:30 Arsenal-West Ham / Spormax
19:30 Dortmund-Leverkusen / TRT 3
20:45 PSV-Twente / Futbolsmart
21:00 Real Madrid-Gijon / NTV
21:45 Palermo-İnter / NTV Spor
22:00 Palmeiras-Ponte Preta / Spormax
22:00 Lens-Sochaux / Kanal A
23:00 Espanyol-Sevilla

21 Mart Pazar
13:00 Zenit-Sprtak Moskova / Spormax
13:30 Altay-Adanaspor / D Spor
15:30 Manchester United-Liverpool / Spormax
16:00 Milan-Napoli / NTV Spor
16:30 Hamburg-Schalke 04 / TRT 3
18:00 Blackburn-Chelsea / Spormax
18:00 Bordeaux-Lille / Kanal A
18:30 Wolfsburg-H.Berlin / TRT 3
19:00 Trabzonspor-Galatasaray / Lig TV
21:15 Benfica-Porto / (Portekiz Lig Kupası Finali)
21:45 Sampdoria-Juventus / NTV
22:00 Marseille-Lyon / Kanal A
22:00 Real Zaragoza-Barcelona / NTV Spor
22:00 Gremio-Corinthians / Spormax

Dikkat Et Arkanda Messi Var




Sen ancak böyle domalırsın işte.

Barnebau Aşkına



Futbol adına gerçekten çok şanslı bir nesiliz.Bu zamana kadar bizlere büyüklerimiz Maradona , Pele , Zico gibi futbol efsanelerini anlatmışlardı.Bizler ise bu futbolcuların hikayelerini dinleyip ah çekiyorduk.Çünkü onlarıon anlattığı gibi futbol oynayan biri yoktu.Ama Messi çıktı ve bizlerin mest etti.Messi'yi izleme şansımız olduğu için çok şanslıyız.Messi gibi bir futbolcunun uzun yıllar çıkmayacağını düşünüyorum.Ronaldo veya başka yıldızlar Messi gibi değiller.Messi'nin diğerlerinden çok farkı var.Örneğin Ronaldo attığı gollerden sonra basit bir pozisyondan sonra olan golde bile sanki çok abartılı bir iş yapmış gibi mimikler ile sevinirken Messi zor olanı yapıp basitçe seviniyor.Çünkü kendiside biliyor ki attığı goller onun için çok kolay goller.

17 Mart 2010 Çarşamba

Federasyon'un Sınavı

Galatasaray-Ankaragücü maçı sonrası kapalı tribünde yaşanan bir olay sonucu bir taraftar tribünden düşerek yaralanmıştı.O günden sonra olay daha taze iken düşen şahsın Beşiktaş'lı olduğunu ve düşürülmediğini aksine kendisini aşağıya attığını söylemişti.Böylelikle ortalıkta bir bilgi karmaşası oluşmuş ve sanki yaşanan olay doğal bir tribün olayı gibi yansıtılmıştı.Büyük medyamızın koca adamları nedense bu olaya gerektiği gibi önem vermediler.Tribün olaylarından sürekli bahseden medyamız ve spor programlarımız nedense bu olayı es geçmeyi tercih ettiler.Halbu ki bu olaya gerekli önem verilmeliydi.Ne olur ise olsun sonuç itibari ile tribünde yaşanan bir olay.Şahsın hangi takımlı olduğunun bir önemi olmadığı bir ortam.Kaldı ki ailesinin yağtığı açıklamada şahsın uzun zamandır Galatasaray maçlarına gittiğini ve Beşiktaş'lı olmadığını söylemesi olayı biraz daha dikkatli araştırmak gerektiğini gösteriyor.

Beşiktaşlı veya olmaması olayın üstünü örtmeye ve gerekli cezayı vermeyi değiştirecek bir unsur mu? Galatasarayalı taraftarların olaya bakış açısı tamamen kendilerine gelebilecek olan muhtemel bir cezayı örtbas etmekten öte birşey değil.Birçok yerde düşen şahsın alkollü , akli dengesinin yerinde olmadığına kadar ileri gedebilecek söylemler dolaşıyor.Ortada bir araştırma yok iken şahsa yapılan bu ithamlar olayı başka yerlere çekmeye yönelik ifadeler.

Federasyon bu son zamanlarda aslında çok büyük bir sınav veriyor.Önce Diyarbakırspor-Bursaspor maçı ile başlayan bu sınav yine Diyarbakırspor-İBB maçı ile devam etti ve son olarakta Sami Yen'deki bu olay ile tavan yaptı.Şimdi federasyon bu olaya adli bir olay deyip geçiştirecek mi yoksa bu tribünde olan olay ile ilgili bir ceza verebilecek mi bekleyip göreceğiz.

Mourinho'nun Zaferi




Mourinho'nun zaferi. Mourinho rakibini her iki maçtada yendi ve İnter'i 4 yıl aradan sonra şampiyonlar liginde çeyrek finale çıkardı.Aslında tur öncesinde İnter'in Chelsea'yi geçemeyeceğini Chelsea'nin şampiyonlar liginde devam edeceğini düşünenler çoktu.İnter yoluna devam ediyor.Bakalım Mourinho İnter ile şampiyonlar liginde neler yapacak bundan sonra ki turlarda.

16 Mart 2010 Salı

2010 Dünya Kupası MARŞI

15 Mart 2010 Pazartesi

The End



David Beckham dünya kupasında olamayacak.Dün oynanan Chievo maçında sakatlanan futbolcu 3 yada 4 ay sahaalrdan uzak kalacak.Beckham dünya kupasında oynayabilemek için Milan takımına geri dönmüştü.Ne yazık ki bu sakatlık onu son kez dünya kupasında oynama şansından etti.Bu durum İngiltere milli takımı için ikinci bir şok.Önce Owen'ın sakatlığı ardından Beckham'dan gelen kötü haber.Bu habere aslında İngiliz milli takımından daha çok belkide dünya kupasında Beckham'ın popülaritesi sayesinden yararlanmaya çalışacak olan firmalar üzülmüştür.